Abaküs Yazılım
İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/662
Karar No: 2022/993
Karar Tarihi: 20.12.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/662 Esas 2022/993 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen Tazminat davasında davacı taraf, müvekkilinin aracı ile karıştığı trafik kazasında dava dışı karşı tarafın asli kusurlu olduğunu ve sigorta şirketinin tazminat ödemesini yapmadığını iddia etmiştir. Davalı taraf ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacı tarafın faizi aşan zararı olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Kararda ulaşılan maddi sonuçlar şu şekildedir:
1. Davanın reddine karar verilmiştir.
2. Harç peşin alındığından harç tahsiline yer olmadığına, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
3. Davalı tarafın kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dava değeri olan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
4. Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine karar verilmiştir.
5. 1.560 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir.
İlgili Kanun Maddeleri:
- 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu
- Trafik Kazaları Hakkında Kanun
- Borçlar Kanunu
- Türk Ticaret Kanunu

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/662 Esas
KARAR NO : 2022/993
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2022
KARAR TARİHİ : 20/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 19.03.2019 tarihinde müvekkilinin maliki bulunduğu ... plakalı aracın, davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ... plakalı araç ile tarihinde karışmış oldukları maddi hasarlı trafik kazasında dava dışı karşı taraf sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, müvekkil için davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketi kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde ödemekle zorunda olduğu tazminatı ödemediğini , müvekkilin haklarını(tazminatını) sebepsiz yere ödemeyerek ihlal ettiğini, ödemekle zorunlu olduğu tazminatı sürümceme de bırakarak sebepsiz zenginleşmeye gittiğini tahsil edilmesi gereken tazminat alacağının yasal süresinde tahsil edilemediğini, alacağın zamanında tahsil edilememesinden ve faizi aşan zararın ortaya çıkmış olması sebebiyle aşkın zarar istemli iş bu davayı ikame etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın; alacağın zamanında tahsil edilememesinden oluşan munzam zararının tazmini istemine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın mahiyeti gereği belirsiz alacak davası açılmasında engel olmayıp davalının iş bu itirazı yerinde görülmemiştir.
Yukarıda tespiti yapılan davacı iddiası ve uyuşmazlık konusu birlikte değerlendirildiğinde; davacı yan, trafik kazasına bağlı olarak gerçekleşen zararın davalıdan yasal faizi ile tahsil edildiğini ancak alacağın zamanında tahsil edilememesi hasebi ile faizi aşan aşkın zararın olduğunu iddia etmektedir.
Ülkede yüksek enflasyon bulunması munzam zararın varlığı için yeterli değildir. Başka bir deyişle, enflasyonun varlığı munzam zararın tazmini için yeterli değildir Her şeyden önce, ülkede yüksek enflasyonun bulunması, temerrüt faizi dışında bir zararının olduğunu ispat anlamına gelmez. Munzam zararda alacaklı, zarannm, kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu ispat etmek zorundadır. Bu durum 18.HD.'nin bir kararında: "...Mücerret enflasyonun ya da bankalarda mevduat için ödenen faizin, temerrüt faizinden yüksek oranda olması munzam zararın gerçekleştiği ve kanıtlandığı anlamına gelmez. Burada davacının kanıtlaması gereken husus; enflasyon veya mevduat faizinin yüksekliği gibi genel olgular değil, kendisinin şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğü keyfiyetidir..." biçiminde açıkça ifade edilmiştir. Buna göre alacaklı, munzam zaran konusunda sadece yüksek enflasyona dayanmışsa, kendisinin uğradığı ve temerrüt faizi ile karşılanmayan zaran konusunda somut olgulan ispat etmiş değildir. Nitekim dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekili sadece yüksek enflasyon ve enflasyonist değişikliklerden bahsetmiş olup her ne kadar gelen yazı cevaplarında enflasyondaki değişiklik ve artış söz konusu ise de, davacının kendisinin uğradığı ve temerrüt faizi ile karşılanmayan zaran konusunda somut olguları dava dilekçesinde ifade etmediği gibi davacı yanın sunmuş olduğu delil listesinde;
"... İCRA DAİRESİ
2021/... E. Sayılı dosyası (celbi taleplidir),
-K-2021/... numaralı ... Dosyası, ... sayılı Sigorta Tahkim dosyası,
-Merkez Bankası ve İlgili Bankalar (Gerçekleşen enflasyon ve faiz miktarlarıyla ilgili müzekkere yazılmasını talep ederiz.)
-... İstanbul A.Ş. (Türk Lirasının diğer döviz kurları karşısındaki değerinin düşüşüyle ilgili müzekkere yazılmasını talep ederiz.)
- ... (...) (Enflasyon ve Alım gücünün değişmesiyle ilgili müzekkere yazılmasını talep ederiz.)
-İlgili Kamu Kurum ve Kuruluşlarından Gelecek Müzekkere Cevapları,
-Bilirkişi incelemesi, Tanık, Yemin, Keşif ve her türlü yasal delil."
Yukarıda belirtilen hususlarda delillere dayanılmış ancak belirtilen deliller tamamen ülkedeki enflasyonist değişikliğin ispatına yarar deliller olup, davacı faizi aşan zararının olduğuna dair somut bir açıklama dava dilekçesinde açıklamadığı gibi bu konuda bir delil ibrazı sağlamamış, salt tanık anlatımının da bu hususta ispat için yeterli olmadığı, vergi kayıtları, ticari kayıtlar gibi delillere de dayanılmadığı gibi davacının faizi aşan zararı olduğunu gösterir herhangi bir delil de sunulmuş değildir.
Tüm bu hususlar nazara alındığında davacının davasını ispat edemediği anlaşılmış, anılan sebeple davanın reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın reddine,
2-Harç peşin alındığından harç tahsiline yer olmadığına, davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dava değeri olan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
5-1.560 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ... Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2022

Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır


*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi