Dava dilekçesinde, sayılı taşınmazın Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalılar vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 03.12.2015 gününde temyiz edenlerden davalılar vekili Av.geldi. Davacı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Hükmedilen kamulaştırma bedeline faiz işletilmesi doğru ise de, mahkemece ilk kararda 9344 TL kamulaştırma bedelinin tespit edildiği, ikinci kararda 16642 TL kamulaştırma bedelinin tespit edildiği ve mahkemece tespit edilen ve davalılar adına banka hesabına yatırtılan kamulaştırma bedelinin hükümle birlikte davalılara ödenmesine karar verildiği dikkate alındığında temyize konu son karar itibariyle tespit edilen 13502 TL kamulaştırma bedelinin 9344 TL"lik kısmına 30.08.2010 tarihinden ilk karar tarihi olan 19.01.2011 tarihine kadar, kalan 4158 TL"lik kısmına ise yine 30.08.2010 tarihinden ikinci karar tarihi olan 03.04.2013 tarihine kadar faiz işletilmesi şeklinde hüküm kurulması gerekirken miktarlar ve tarihlerin yanlış yazılması, 2-Mahkemece ikinci kararda tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın iadesine karar verilmişse de davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davacı idareye ödenmesine şeklinde hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendindeki “TESPİTİNE” kelimesinden sonra gelen kısmın çıkartılarak yerine “ tespit edilen kamulaştırma bedelinin 9344 TL"lik kısmına 30.08.2010 tarihinden ilk karar tarihi olan 19.01.2011 tarihine kadar, kalan 4158 TL"lik kısmına ise yine 30.08.2010 tarihinden ikinci karar tarihi olan 03.04.2013 tarihine kadar faiz işletilmesine, idarece fazla yatırılmış olduğu anlaşılan 3140 TL bedelin davalılar tarafından bankadan çekilmesine kadar
varsa işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya iadesine” şeklinde yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.