16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3678 Karar No: 2018/4933 Karar Tarihi: 05.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3678 Esas 2018/4933 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararı verdi. Temyiz edenin talebi reddedildi ve hüküm onaylandı. Kararda suç tarihi yanlışlıkla \"06.07.2016\" olarak gösterilmiş, ancak suçun temadi eden bir suç olduğu ve temadinin yakalanma ile kesildiği göz önüne alındığında suç tarihinin \"06.09.2016\" olarak düzeltilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri; TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/3678 E. , 2018/4933 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin karar başlığında suç tarihi “06.07.2016” olarak gösterilmiş ve ilk derece mahkemesi kararı da “06.07.2016” olarak düzeltilmiş ise de, silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu ve temadinin yakalanma ile kesildiği de nazara alındığında, suç tarihinin “06.09.2016” olarak mahallinde düzeltilmesi olanaklı kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.