4. Ceza Dairesi 2020/1805 E. , 2020/19543 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, tebliğnamede katılan sanık olarak gösterilen ..."nin hükümleri sanık sıfatıyla temyiz ettiği belirlenerek dosya görüşüldü:
A-Sanık ..."e yükletilen katılan ..."ye yönelik silahla kasten yaralamaya teşebbüs ile katılan ... "ye yönelik silahla yaralama eylemlerinden kurulan hükümlerin sanık müdafii tarafından temyizi üzerine mahkemenin, ceza miktarı itibariyle temyiz isteminin reddine ilişkin kararı yasaya uygun bulunduğundan, bu karara karşı sanık ... müdafii tarafından yapılan temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 315/2 maddesi gereğince REDDİNE, yerel Mahkemenin 13.08.2015 tarihli ret kararının ONANMASINA,
1-Sanıklar ... ve ... hakkında hakaret suçundan kurulan ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına dair hükümlerin temyizinde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik katılan sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet ile hakaret suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair hükümlerin temyizinde,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesinin 1. cümlesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suçlar yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-Kabule göre de;
a)Sanıklar ..., ... ve ... ile katılan ... arasında sanıklara ait hayvanların katılana ait tarlaya girmesi nedeniyle husumet bulunduğu, olay tarihinde sanık ..."nın, katılana ait kahvehanenin önünden geçtiği sırada katılanın dışarı çıktığı ve tartışmaya başladıkları, katılanın kahvehaneden aldığı bıçağı önce sanık ..."ye doğru salladığı, akabinde sanık ... araya girince bıçağı bu sefer sanık ..."nın koluna sapladığının iddia ve kabul edilmesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre sanık ... hakkında tehdit suçu yönünden TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b)Sanığın tekerrüre esas alınan, adli sicil kaydındaki ilama konu TCK"nın 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.