Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/9093 Esas 2011/27212 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/9093
Karar No: 2011/27212

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/9093 Esas 2011/27212 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takibe karşı şikayetçi, borçlu adına kayıtlı taşınmazlara yapılan haciz işleminin kaldırılması için icra mahkemesine başvurmuştur. Ancak mahkeme, şikayetin kabulüne karar vererek haczin kaldırılmasına karar vermiştir. Temyize gönderilen dosya incelendiğinde, İİK'nun 277 ve müteakip maddelerine göre alınmış tasarrufun iptaline ilişkin kararın sadece alacaklıya ödenecek alacağını tahsil etme amacı taşıdığı ve taşınır ya da taşınmaz mülkiyeti etkilemediği belirtilmiştir. Ayrıca, İİK'nun 37. maddesine göre, icra emrinde yazılı müddet geçtiği halde borcunu ödemeyenlerin malları haczolunacağı ifade edilmiştir. Bu sebeple, şikayetin reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri İİK'nun 277, 37 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleridir.
12. Hukuk Dairesi         2011/9093 E.  ,  2011/27212 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 11/11/2010
    NUMARASI : 2010/524-2010/942

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takibe karşı şikayetçinin, alacaklı tarafından haciz konulan borçlu N. K. adına kayıtlı taşınmazlar hakkında açtıkları davada satışın, kendisinin alacaklı olduğu takipteki alacak ve ekleri ile sınırlı olarak iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini belirterek haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
    İİK"nun 277 ve müteakip maddelerine göre alınmış tasarrufun iptaline ilişkin kararın amacı, yalnızca borçlunun tasarrufuna konu ettiği maldan alacaklının alacağını tahsil olanağını sağlamaktan ibaret olup, konusu ayni değil, sırf şahsi hakka mütealliktir.
    Tasarrufun iptali davası, hukuki yönüyle ayni dava olmayıp, şahsi davadır. Dava, borçlunun hukuki işlemlerini yok edici nitelikte bir hukuki sonuç yaratmaz ve iktisap edenin borçludan kazandığı iktisaba etkisi yoktur. Bir başka anlatımla, bu nitelikteki dava sonunda taşınır ya da taşınmaz mülkiyeti el değiştirmiş olmaz.
    Ayrıca, İİK’nun 37.maddesine göre, icra emrinde yazılı müddet geçtiği halde borcunu ödemeyenlerin malları haczolunur.
    Somut olayda, şikayete konu taşınmazlara alacaklının talebi ile haciz konulduğu ve hacizlerin yenilendiği tarihlerde, söz konusu taşınmazların, takip borçlusu N. K. adına kayıtlı olduğu görülmekle, icra müdürlüğünce bu taşınmazlara haciz uygulanmasında yasaya uymayan bir yön yoktur.
     O halde, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere, tasarrufun iptali kararının  taşınmaz mülkiyetine etkisi bulunmadığından ve haciz tarihi itibariyle de borçlu adına kayıtlı olduğundan, istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.