Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK"nın 61/1. maddesi uyarınca; suç konusunun önem ve değeri ile meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre de; 1)5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş ve suç tarihinde 18 yaşını bitirmemiş olan suça sürüklenen çocuğun mahkum edildiği 3 ay 10 gün kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/1. maddesinde yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunlu olduğu halde seçenek yaptırıma çevrilmemesi, 2)5237 sayılı TCK"nın 53/4. maddesinde yer alan "kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında 1.fıkra hükmü uygulanmaz amir hükmü karşısında suça sürüklenen çocuğa 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanarak haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.