Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/5150 Esas 2018/7240 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5150
Karar No: 2018/7240

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/5150 Esas 2018/7240 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/5150 E.  ,  2018/7240 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalılar ..., ... ve ... San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalıların tüm; davacının ise, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    Dava, 08.05.2005 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalıların hak sahiplerine ödenen peşin sermaye değerli gelirden oluşan kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkin olup davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesidir.
    a)Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26"ncı maddesinde, hakimin, tarafların istem sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği açıklanmış olmakla, hukuk yargılamasında, “istemle bağlılık” ilkesi egemendir.
    Davacı kurum tarafından sigortalı ... in hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelir ve sosyal yardım zammı talep edilmiş olup; mahkemece gelir yönünden hüküm kurulurken sosyal yardım zammı yönünden hüküm kurulmadığı;
    b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. maddesinin 2. fıkrasında; müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın kısmen reddinde, red sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, red sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her red sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunacağı belirtilmiştir. Mahkemece anılan açıklamalar çerçevesinde davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
    Anılan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ : Hükmün 1. fıkrasının b. bendindeki “57.712,71” rakamlarının silinerek yerine, "58.398,68” rakamlarının yazılmasına,
    Hükmün 2.fıkrasındaki “5.720,61” rakamlarının silinerek yerine, "5.767,50” rakamlarının yazılmasına,
    Hükmün 5. fıkrasındaki “9.449,60” rakamlarının silinerek yerine, "9.504,51” rakamlarının yazılmasına, hükmün 6., 7. ve 8. fıkraları silinerek yerine “Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden 1.980,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile, adı geçen davalılara ödenmesine”, cümlesi yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan ..., ... ve ... San. ve Tic. Ltd. Şti."nden alınmasına, 01.10.2018 günü oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.