12. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3201 Karar No: 2019/11035 Karar Tarihi: 26.11.2019
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/3201 Esas 2019/11035 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, bir kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan taksirle yaralama suçundan mahkûm edilmiştir. Dosyada yer alan deliller ve mahkemenin kanaatine göre, sanığın cezası seçenek yaptırımlara çevrilmelidir. Ancak, sanığın alkollü olarak seyir halindeyken meydana gelen trafik kazasında yaralanan kişinin raporu dosyada olmadığından, yaralanmanın derecesi bilinmediği için hukuki durumun tayini için raporun aldırılması gerekmektedir. Sanık hakkındaki hüküm, 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulması suretiyle bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 89/1, 2-b, 22/3, 53/6; 5237 sayılı TCK'nın 89/5.
12. Ceza Dairesi 2018/3201 E. , 2019/11035 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK"nın 89/1, 2-b, 22/3, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında meydana gelen kazada bir kişinin yaralanması TCK"nın 89/1. maddesi gereğince hüküm kurulup, yaralanmanın niteliğine TCK"nın 89/2-b uyarınca artırım yapıldığından, tebliğnamedeki TCK"nın 89/4. maddesi dolayısıyla kurulan hükümde aynı maddenin 2. fıkrası gereğince artırım yapılamacağından bahisle bu hususta düzeltme talep görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiğine dair yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanığın 1,98 promil alkollü olarak sevk ve idaresindeki otomobil ile geceleyin meskun mahalde aydınlatma bulunan, bölünmüş yolda seyri sırasında, olay mahalli olan ışık kontrollü dört yönlü kavşağa geldiğinde, hızından dolayı takip mesafesini koruyamayarak önünde aynı istikamette seyreden ve kavşakta kırmızı ışıkta duraklayan sürücü Seyit idaresindeki otomobilin arka kısmına çarptığı, çarpmanın etkisiyle sürücü Seyit’in ise önündeki kamyonete çarparak zincirleme kazaya sebebiyet verdiği, kaza neticesinde sanığın oğlu Bedirhan’ın dosya kapsamından niteliği belli olmayacak şekilde, kamyonette yolcu olarak bulunan Salah Abbas’ın ise kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olayda, 5237 sayılı TCK’nın 89/5. maddesinde taksirle yaralama suçu neticesinde meydana gelen yaralanmaların aynı maddenin birinci fıkrasındaki yaralanmalar dışında ve bilinçli taksirle işlenmesi halinde takibinin şikayet şartına bağlı olmayacağı, somut olayda meydana gelen kazada yaralanan sanığın oğlu 2009 doğumlu mağdur ...’ın yaralanmasının niteliğini gösteren kesin raporunun dosya kapsamında bulunmadığı; dolayısıyla mağdurun yaralanmasının derecesinin bilinmediği, ancak mağdurun yaralanmasının 89/1. maddesi kapsamında olmadığının tespiti halinde sanık hakkında TCK’nın 89/4. ve 22/3. maddeleri gereğince hüküm kurulması gerekeceğinin anlaşılması karşısında; mağdurun yaralanmasının derecesini bildirir kati adli raporunun aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmak suretiyle BOZULMASINA; 26.11.2019 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.