14. Hukuk Dairesi 2015/15646 E. , 2016/3634 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.09.2005 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 135 parsel sayılı taşınmazı lehine davalılara ait taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemizin geçit hakkının genel yola bağlanması yönündeki önceki bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılamada davanın kabulüne, 135 parsel sayılı taşınmaz yararına, 134 ve 292 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı 134 parsel sayılı taşınmaz malikinin temyizi üzerine Dairemizce "...yargılama aşamasında davacı ..."ın adına kayıtlı 135 parsel sayılı taşınmazı 26.08.2010 tarihinde...."a devrettiği anlaşıldığından müddeabihi devralan üçüncü kişi ... devreden davacının yerine geçerek davaya devam edebilir.
Mahkemece, 6100 sayılı HMK’nun 125. maddesi hükmü ve yukarıda yapılan saptama gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyulup yeniden yapılan inceleme sonucu dava kabul edilerek davacıya ait 135 ( yeni 113 ada 27 parsel ) nolu taşınmaz lehine davalılara ait 134 ( yeni 113 ada 28 parsel ) ve 292 ( yeni 113 ada 30 parsel ) parsel nolu taşınmazlardan teknik bilirkişiler ... ve..."in 05.10.2006 tarihli rapor ve krokisinde "B" harfi ile gösterilen güzergahtan geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğü"nün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
Geçit hakkı davalarında kurulan geçidin genel yola kesintisiz ulaşması gerekir. Mahkemece davacının 135 parsel sayılı taşınmazı yararına 134 ve 292 parseller üzerinden geçit hakkı tesisine karar verilmiş, geçit yeri davacıya ait olduğu iddia edilen ve akdi geçit irtifakı tesis edilen 133 parselin sınırında bırakılmıştır. Hükmün kesintisizlik ilkesine göre tesisi gerekir.
Somut olaya gelince; 12.09.2006 tarihinde yapılan keşif sonunda düzenlenen bilirkişi raporu ile belirlenmiş geçit bedelinin üzerinden karar tarihine kadar dokuz yıllık bir süre geçtiği halde mahkemece geçit bedelinin güncellenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
24.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.