3. Ceza Dairesi 2016/13556 E. , 2017/10131 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
O yer Cumhuriyet savcısının 29.07.2013 havale tarihli temyiz dilekçesinin içeriğine göre, sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünü lehe ve aleyhe temyiz ettiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, sanığın ailevi nedenlerle tartıştığı eşi olan mağduru, 16.06.2012 ve 22.08.2012 tarihinde olmak üzere iki kez basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı ve her bir eylemi yönünden ayrı ayrı cezalandırılması talep edildiği, yapılan yargılama sonunda, mahkemece sanığın iki farklı tarihteki yaralama eylemi de sabit kabul edildiği halde, sanığın, mağdura yönelik eylemlerinin iki ayrı kasten yaralama suçunu oluşturduğu ve her bir kasten yaralama suçundan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde yalnızca bir kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
2) Sanık hakkında hüküm kurulurken, TCK"nin 86/2 ve 86/3-a maddeleri gereğince sanığın "hapis cezası ile cezalandırılmasına" karar verildikten sonra, TCK"nin 62. maddesinin uygulandığı fıkrasında "adli para cezası ile cezalandırılmasına" şeklinde hüküm kurulması suretiyle karışıklığa sebebiyet verilmesi,
3) Sanığın aşamalarda alınan ve aksi ispat edilemeyen istikrarlı savunmalarında, üzerine atılı her iki eylemi de mağdur eşinin kendisine hakaret etmesi nedeniyle gerçekleştirdiğini iddia etmesi karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi gereğince haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
4) Sanığın adli sicil kaydına konu başka bir ilamın bulunmadığı gözetildiğinde, sanık hakkında tekerrüre esas olduğu kabul edilen, Tuzluca Asliye Ceza Mahkemesi"nin 26.11.2010 tarih ve 2009/183 Esas - 2010/317 Karar sayılı ilamıyla 5237 sayılı TCK"nin 142/1-f maddesi gereğince elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan verilen erteli 1 yıl 8 ay hapis cezasını içeren mahkumiyete ilişkin, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 2/2. maddesi ile "Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun ve doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi dolayısıyla bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişinin, bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, zararı tamamen tazmin etmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz, verilen ceza tüm sonuçlarıyla ortadan kalkar." hükmünün getirilmesi karşısında, zararın tamamen tazmin edilip edilmediği ve buna ilama ilişkin uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı hususu mahkemesinden sorularak, sonucuna göre tekerrüre esas alınıp alınamayacağı belirlenmeden, yazılı şekilde sanığın bu ilam nedeniyle mükerrir kabul edilmesi suretiyle, 5237 sayılı TCK"nin 58/3. maddesi gereğince TCK"nin 86/2. maddesindeki seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi ve yine sanığın engel sabıkası bulunduğundan bahisle hakkında CMK"nin 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve TCK"nin 51. maddesi gereğince erteleme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
5) Dosya kapsamına göre, sanık hakkında TCK"nin 50/3. maddesi gereğince seçenek yaptırımlara çevrilme zorunluluğu bulunmadığı halde, hükmolunun kısa süreli hapis cezasının TCK"nin 50/3. maddesi yollaması ile yazılı şekilde seçenek yaptırıma çevrilmesi,
6) TCK"nin 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının sadece kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olduğu gözetilmeden, hükmolunan kısa süreli hapis cezası 5237 sayılı TCK"nin 50/1-d maddesi gereğince seçenek yaptırıma çevrilen sanık hakkında hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 05.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.