Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/31211 Esas 2017/8428 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/31211
Karar No: 2017/8428
Karar Tarihi: 30.05.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/31211 Esas 2017/8428 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/31211 E.  ,  2017/8428 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Borçlunun, sair fesih nedenleri ile birlikte satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu da ileri sürerek 16.02.2015 tarihinde yapılan taşınmaz ihalesinin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmüştür..
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır”, aynı Kanunun 23/9. maddesinde; “Tebliğ evrakı kime verilmiş ise onun imzası ile tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasını ihtiva etmesi lazımdır” ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükümleri yer almaktadır.
    Borçluya gönderilen satış ilanının; “Birlikte oturan evrak alınmasına ehil eşi ... imzasına tebliğ edildi” şerhiyle 14.01.2015 tarihinde Tebligat Kanunu"nun 16. maddesine göre tebliğ edilmek istendiği anlaşılmaktadır. Mevcut düzenleme karşısında, kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunuyorsa, tebligatın bizzat muhatabın kendisine yapılması gerekmekte olduğundan, öncelikle kendisine tebliğ yapılacak şahsın adreste bulunmadığı tespit edilerek mazbataya yazılmalı, daha sonra aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine tebligat yapılmalıdır. Somut olayda, borçlunun konutta bulunup bulunmadığı tesbit ve tevsik edilmeksizin, doğrudan aynı konutta bulunan eşine yapılan tebligat, yukarıda açıklanan Yasa ve Yönetmelik hükümlerine aykırı olup usulsüzdür.
    İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
    O halde mahkemece, açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.