11. Ceza Dairesi Esas No: 2014/9957 Karar No: 2016/738 Karar Tarihi: 28.01.2016
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/9957 Esas 2016/738 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık özel belgede sahtecilik suçuyla hüküm giymiştir. Ancak, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddelerine göre, kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez ve kullanılamaz. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ve kararın bozulduğu belirtilmiştir. Kanunun ilgili maddeleri, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. ve 5. fıkralarıdır.
11. Ceza Dairesi 2014/9957 E. , 2016/738 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Kanun hükümlerine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.