Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1730
Karar No: 2010/6142
Karar Tarihi: 16.12.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/1730 Esas 2010/6142 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/1730 E.  ,  2010/6142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... (..) ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarıdaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.05.2009 gün ve 111/73 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan ... ve Ferdal Kayahan vekili tarafından istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, dava konusu 30, 87, 306, 432, 433, 636 ve 665 parseller, 335 ada 1 parsel üzerindeki 1 ve 2 numaralı bağımsız bölümler ile 416 parselden ifraz yoluyla oluşan 878 ve 880 parsellerin 13.09.1963 tarihinde ölen ortak miras bırakan ...’dan kaldığını, taşınmazların Nazilli Noterliğince düzenlenen 04.03.1964 tarih 1445 yevmiye numaralı taksim sözleşmesiyle paylaşıldığını açıklayarak taşınmazların tapu kayıtlarının iptaliyle taksim sözleşmesi uyarınca vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili ile davalı ... vekili, davanın yersiz olduğunu, taşınmazlar 1964 yılında taksim edilmiş ise de taksime konu taşınmazlardan 416 parselden DSİ tarafından yapılan kamulaştırma nedeniyle ifrazen oluşan parsellerin veraset belgesindeki payları oranında tüm mirasçılar adına tescil edildiğini, mirasçılardan ...’nin o tarihte reşit olmadığını, taksim sözleşmesi geçerli bulunmadığı gibi 416 parselden ifraz yoluyla oluşan 878 ve 880 parsellerin tapuda yapılan resmi işlemle tüm mirasçılar adına tescil edilmiş olması nedeniyle taksimden dönüldüğünü ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuşlar, diğer davalılar yargılama oturumlarına katılmamışlardır.
    Mahkemece, önceki kararda, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalılar Selma ve Ferdal vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yüksek Yargıtay 2.Hukuk Dairesince, hükmün açık ve anlaşılır olması, payların karar yerinde açıkça gösterilmesi ve kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olamayacağına işaret edilerek bozma sevk edilmiş, mahkemece bu kez, taraflar arasındaki taksim sözleşmesine itibar edilerek yazılı şekilde davanın kabulüne, taşınmazların taksim sözleşmesi uyarınca tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu taşınmazlardan 87, 306, 416, 432, 433 ve 665 parseller, 29.11.1960 tarihinde kadastro yoluyla, 30 parsel, 13.10.1961 tarihinde hükmen ortak miras bırakan ... adına tespit ve tescil edilmiş, 416 parsel ise, 16.06.1966 tarihinde intikal yoluyla ... mirasçıları adına tescil edilmiş, 20.06.1966 tarihinde yapılan DSİ Genel Müdürlüğü kamulaştırması nedeniyle ifrazen oluşan 878 ve 880 parseller ... mirasçıları adına, 879 parsel ise aynı tarihte kamulaştırma yoluyla DSİ adına tapuya tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmazlardan taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihte tapuda kayıtlı bulunmayan 335 ada 1 parsel hükmen mirasçılardan Mustafa İlhan Kayahan adına tescil edilmiş, parsel üzerindeki 1 nolu bağımsız bölüm (mağaza) 29.01.1975 tarihinde hükmen Mustafa İlhan Kayahan, 2 nolu bağımsız bölüm de (daire) 29.01.1975 tarihinde aynı yolla mirasçılardan tarafların annesi ... adına tescil edilmiş, bilahare 1 nolu bağımsız bölüm, 16.08.2001 tarihinde miras yoluyla Mustafa İlhan Kayahan mirasçıları adına intikal etmiştir.
    Dava; TMK.nun 676.maddesi uyarınca taksim sözleşmesine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, 04.03.1964 tarihli taksim sözleşmesine değer verilerek sözleşme uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş ise de ulaşılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dayanak tüm mirasçıların katılmıyla yapılan Nazilli Noterliğince düzenlenen 04.03.1964 tarih 1445 yevmiye numaralı taksim sözleşmesine göre, o tarihte tapusuz olan dava konusu taşınmazlardan 335 ada 1 parsel, tarafların annesi ...’a, 416 parsel (ifrazen 878 ve 880 ) ise mirasçılardan Mustafa İlhan Kayahan ile ...’e düşmüştür. Buna karşın taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihten sonra 335 ada 1 parsel üzerindeki 1 ve 2 nolu bağımsız bölümler 29.01.1975 tarihinde hükmen mirasçılardan ... ve anne ... adına tescil edilmiş, 416 parsel ise, taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihten yaklaşık 2 yıl sonra 16.06.1966 tarihinde miras yoluyla ortak miras bırakan ... mirasçıları adına payları oranında tescil edilmiş, aynı taşınmaz 20.06.1966 tarihinde kamulaştırma nedeniyle ifraz görmüş yeni oluşan 878 ve 880 parseller tüm mirasçılar adına payları oranında, 879 parsel ise, kamulaştırma yoluyla DSİ adına tescil edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre 879 parselin kamulaştırmasından kaynaklanan kamulaştırma bedeli de tüm mirasçılar arasında paylaşılmıştır.
    Davalılar vekilleri savunmalarında, taraflar arasında taksim sözleşmesi yapılmış ise de, 416 parselin tüm mirasçıların katılımı ile tapu sicil memuru önünde yapılan resmi işlemle sözleşmeden dönüldüğünü ve sözleşmenin uygulanmadığını bildirmişlerdir. Mirasçılar taksim sözleşmesi yapmak suretiyle ortak muristen kalan taşınmazlar üzerinde tasarrufta bulunmuşlar ise de , taksim sözleşmesinde yazılı olmasına rağmen 416 parsel, taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihten sonra 16.06.1966 tarihinde tüm mirasçıların katılımı ve tapuda resmi işlem yapılmak suretiyle veraset belgesindeki payları oranında tüm mirasçılar adına tescil edildiğine, yine 335 ada 1 parsel, sözleşmenin yapıldığı tarihten sonra 29.01.1975 tarihinde hükmen mirasçılardan Mustafa İlhan Kayahan ile ... adlarına tescil edildiğine göre, 04.03.1964 tarihli taksim sözleşmesinden dönüldüğünün kabulü gerekmektedir. Sözleşmeden sonra tüm mirasçıların katılımıyla tapuda yapılan resmi işlem ve hükmen tescil suretiyle Noterlikçe düzenlenen taksim sözleşmesinden sonra dönüldüğüne göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece, hatalı değerlendirme sonunda yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    Davalılardan ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK. nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 80,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine 16.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi