14. Ceza Dairesi 2015/6514 E. , 2016/920 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanıklardan ... için üç kez; ..., ..., ... ve ... için birer kez); fuhuş (sanıklar ... ve ... için birer kez); kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanıklardan ... için üç kez, ... ve ... için birer kez)
HÜKÜM : Sanıklar ..., ..., ..."in atılı suçlardan ve sanık ..."in fuhuş suçundan mahkûmiyetlerine, sanık ..."ın müsnet suçtan ve sanık ..."in ise beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan (üç kez) beraatlerine
İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanıklar ..., ..., ... ile müdafileri, sanık ... müdafii ile O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi ve sanıklar ... ile ... müdafilerince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 25.11.2015 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklar ... ve ... müdafilerine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Sanık ... müdafii Av. ..."a çağrı kâğıdının gönderildiği, parçasının döndüğü ancak sanık müdafii ..."ın 20.06.2015 tarihli UYAP"a kayıtlı dilekçesinden vekillikten çekildiği anlaşılmakla; sanığa kendisine yeni bir müdafii tutabileceği, tutmadığı takdirde ..... Barosundan avukat görevlendirileceği hususunun bildirilmesine,
Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaasına göre duruşmanın 13.01.2016 saat 13.30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Sanık müdafiine çağrı kağıdının gönderildiği, parçasının döndüğü ancak sanık müdafiin duruşmaya katılmadığı anlaşılmakla;
Suç vasfı ve ceza miktarı nazara alındığında 5271 sayılı ...nın 150/3. maddesi gereği kendisine müdafii tayini zorunlu olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Savcısının istemine uygun olarak ...nın 156. maddesi uyarınca sanık ... için...Barosundan zorunlu müdafii görevlendirilmesi için...Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, duruşmanın 27.01.2016 saat 13.30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde Hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık ..... adına...Barosundan görevlendirilerek gelen Av. .... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ..... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
-3-
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 17.02.2016 Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
14-2015/215117 Sayılı tebliğnamede sanık olarak ..."de gösterilmiş ise de adı geçen hakkında verilen hükümlerin temyiz edilmediği anlaşılmakla yapılan incelemede,
Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile sanık ... hakkında diğer sanıklar ... ve ..."in işledikleri beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna yardım etmekten (iki kez) ve sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Sanık ... için, hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, beraati ve sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ... müdafi ve O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazları ile ... müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmasının reddiyle anılan suçlardan kurulan mahkûmiyet ve beraat hükümlerinin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde,
Hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya,toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığa, Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/219 Esas, 2008/338 Karar sayılı ilamıyla verilen 8 yıl 4 ay hapis cezasının tekerrüre esas olması karşısında hakkında koşulları oluştuğu halde 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması,
-4-
Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafii ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık ... hakkında atılı suçtan kurulan mahkûmiyet hükmüne ilişkin bölümün sonuna hüküm fıkralarına "Sanığın Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/219 Esas, 2008/338 Karar sayılı ilamıyla mükerrir olduğu anlaşılmakla, TCK"nın 58. maddesi uyarınca hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, fuhuş ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez) suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya,toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde onbeş yaşını tamamlamayan mağdure ile diğer sanık ..."in fuhuşuna aracılık eden sanık ..."in eyleminin hem çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu hem de fuhuş suçunu oluşturması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kurallı nazara alınarak sanığın miktar itibariyle cezası daha ağır olan çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan dolayıTCK"nın 103/2. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde fuhuş suçundan hüküm kurulması,
Oluş ve dosya kapsamına göre, sanık ..."in mağdureyi olay tarihinde cebir, tehdit veya hile olmaksızın yaklaşık dört gün boyunca alıkoyduğu, bu süre içerisinde mağdureye karşı diğer sanıklar ... ile ..."in de suç oluşturan eylemlerde bulunduğu anlaşıldığından, anılan olayda, ..."in kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun temadi edip eylemlerin bütün halinde bir kez kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, ..."in ayrıca diğer sanıklar ... ile ..."in eylemlerine de katılmasının TCK"nın 39. maddesi kapsamında yardım etme olarak değerlendirilmesi suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması neticesinde fazla ceza tayini,
Dosya içerisinde bulunan Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 24.12.2014 tarihli raporunda, mağdurede ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede depresif uyum bozukluğunun tespit edilmesi, ruh sağlığındaki bozulmanın hangi sanığın eylemine
-5-
bağlı olarak gerçekleştiğinin ayrımının yapılamayacağının bildirilmesi ve dosya kapsamından mağdurenin daha önce de cinsel istismara maruz kaldığına ilişkin beyanları karşısında, sanık ... hakkında TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanması hususunda şüphe oluştuğundan, şüpheden sanığın yararlanacağı ilkesi nazara alınarak anılan maddenin uygulama imkanının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Hükümlerden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanık ... hakkında fuhuş suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile sanık ..."in beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna yardım etmekten verilen beraat hükmünün incelenmesinde;
Mahkûmiyet hükmü yönünden yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde onbeş yaşını tamamlamayan mağdure ile diğer sanık ..."in fuhuşuna aracılık eden sanık ..."in eyleminin hem çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu hem de fuhuş suçunu oluşturması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı nazara alınarak sanığın miktar itibariyle cezası daha ağır olan çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan dolayı TCK"nın 103/2. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna yardım etmekten beraati ile fuhuş suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanıklar ... ile ... haklarında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince ;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosya içerisinde bulunan Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 24.12.2014 tarihli raporunda, mağdurede ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede depresif uyum bozukluğunun tespit edilmesi, ruh sağlığındaki bozulmanın hangi sanığın eylemine bağlı olarak gerçekleştiğinin ayrımının yapılamayacağının bildirilmesi karşısında, sanıklar haklarında TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanması hususunda şüphe oluştuğundan, şüpheden sanıkların yararlanacağı ilkesi nazara alınarak anılan maddenin uygulama imkanının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,
Sanık ..."in ..... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/219 Esas, 2008/338 Karar sayılı ilamıyla verilen 8 yıl 4 ay hapis cezasının tekerrüre esas olması karşısında hakkında koşulları oluştuğu halde TCK.nın 58. maddesinin uygulanmaması,
Hükümlerden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar ...., ..., .... ve müdafileri, sanık ... müdafiin temyiz itirazları ile sanıklar ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık ... yönünden fuhuş suçundan verilen ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri gereğince BOZULMASINA, 08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
08.02.2016 tarihinde verilen işbu karar 17.02.2016 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.