11. Hukuk Dairesi 2016/8897 E. , 2017/2647 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/11/2015 tarih ve 2011/573-2015/504 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 02.05.2017 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarında belli aralıklarla davalı kooperatifin yük taşıma işinin yapılması hususunda anlaşma sağlandığını, anlaşmaya binaen davacı şirketin davalı kooperatifin kendisine tevdii ettiği taşıma işlerini yerine getirdiğini, davalı kooperatifin taşıma bedeli ödemelerinin bir kısmını ödemediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 960.000 TL"nin ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 1.378.011,32 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından 2006 ve 2007 yıllarında taşıma hizmeti karşılığı kesilen faturaların ödendiğini, davalıya taşıma hizmeti veren araçların tümünün taşıma hizmeti verildiği sırada davacı adına kayıtlı olsa da bu araçların aslında davacı şirketin resmi ya da gayri resmi ortaklarına ait araçlar olduğunu, davacı şirket ve gerçek araç malikleri arasında sorunlar yaşanması üzerine, davacı şirket yetkilisinin yazılı ve sözlü talimatlar vererek, taşıma yapan araçların gerçek maliklerini belirttikleri ve ödemelerin artık doğrudan araç maliki olan kişilere yapılması talimatı verdiklerini, bunun üzerine ödemelerin tescil durumuna bakılmaksızın aracın gerçek maliki olan kişilere, araç maliklerinin alacaklılarına ya da belirtilen başka kişi ya da kurumlara ödendiğini, yani fatura bedellerine karşılık olarak araçların gerçek sahipleri yanında, yakıt borcu ve diğer yerlere de ödemeler yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamasına karşın, ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, bu ilişki neticesinde davacının davalı tarafa faturalar düzenlediği, davalının da faturalara karşılık olarak davacı tarafa ve davacı şirket ortaklarına havaleler gönderdiği, davacının 2007 - 2008 yıllarına ilişkin defterlerinin tasdik edilmemiş olması nedeniyle davalının defterlerinin 6762 sayılı TTK 84 maddesi uyarınca delil olarak kabul edilmesi gerektiği, karara esas alınan 3. bilirkişi raporunda, davalının kayıtlarına göre davacının hesabının kapatıldığı, davacının kayıtlarına göre 31.12.2008 itibarı ile davalının davacıya karşı 1.415.000.00 TL tutarında borç bakiyesinin beklediğinin tespit edildiğinin belirtildiği, davacının 2007-2008 ticari defterlerinin tasdik edilmediği anlaşıldığından davalının kayıt ve defterinin esas alındığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.