11. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1429 Karar No: 2017/2631 Karar Tarihi: 03.05.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1429 Esas 2017/2631 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2017/1429 E. , 2017/2631 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 29/06/2016 tarih ve 2015/29-2016/1468 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankadan farklı tarihlerde kullanmış olduğu farklı kredilere ilişkin bilgi talebinde bulunmuş olmasına rağmen müvekkiline bilgi verilmediğini, müvekkiline kesintilerin tam olarak tespit edilemediği masraf dekontlarının gönderildiğini ileri sürerek haksız kesintilerin tespiti ve faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının müvekkili olduğu bankadan biri tüketici biri ticari olmak üzere iki kredi kullandığını, ticari krediye ilişkin davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılması gerektiğini, ayrıca davacının davasını somutlaştırması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; somut uyuşmazlığın dayanağını oluşturan genel kredi sözleşmesinin ticari kredi kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 08.11.2012 tarihli sözleşmenin genel kredi sözleşmesi olması karşısında davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı taraf, dava dilekçesinde davalı bankadan konut kredileri kullandığını, bu kredilere dayanılarak farklı tarihlerde farklı miktarlarda masraflar alındığını ayrıca kullandığı kredi kartlarından masraflar kesildiğini iddia etmiştir. Bu durumda dosyada mevcut 08.11.2012 tarihli sözleşme haricindeki sözleşmelerin getirilmesi, kredi kartlarının ticari olup olmadığı tespit edilmesi, TKHK kapsamında kalan bir ilişki nedeniyle talepte bulunulup bulunulmadığı değerlendirilmesi sonucuna göre görev hususunda bir karar verilmesi gerekirken, taraflar arasındaki tüm kredilerin ticari olduğu gerekçesiyle karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, 03/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.