14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16404 Karar No: 2016/3501 Karar Tarihi: 23.03.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/16404 Esas 2016/3501 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/16404 E. , 2016/3501 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.09.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır. Elbirliği ortaklığına (iştirak halinde mülkiyete) konu bir taşınmazda elbirliği ortaklarından birinin, miras payını, ortaklık dışı bir kişiye satmayı vaat etmesi halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerlidir. Ancak elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır. Somut olayda, davalıların murisi satış vaadi borçlusu...."ın ... ada... parsel sayılı taşınmazda murisi ....’nun vefatı ile kendisine intikal eden miras hak ve hisselerinin tamamını davacıya satmayı vaat ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, öncelikle sözleşmeye konu taşınmazın tapu kaydı ile imar uygulaması ile gittiği parsellerin tapu kayıtları getirtilmeli, taşınmazdaki ...’nun payının davalıların murisi... adına intikal görüp görmediği belirlenmelidir. İntikal görmüşse..."ın taşınmaz ya da taşınmazlarda müşterek paydaş veya elbirliği ortağı olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalı, iştirak bozulmuş ve davalıların murisi ... taşınmazlarda paydaş olmuş ise davanın kabulüne karar verilmeli, iştirak bozulmamış ve davalıların murisi ... halen elbirliği maliki ise ifa olanağı bulunmadığından ikinci kademedeki tazminat istemi değerlendirilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.