11. Hukuk Dairesi 2015/15506 E. , 2017/2623 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin donatanı olduğu gemisinin kazaya uğramasından sonra davalıların hukuka aykırı ve haksız surette hareket ederek geminin batmasına ve tam zayi olmasına sebebiyet verdiklerini, sigortacının poliçe uyarınca geminin kaza neticesinde batmamış olması nedeniyle poliçe değeri olan 1.000.000,00 USD"yi ödemediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000,00 TL üzerinden açılan belirsiz alacak davasının kabulüne, müvekkilinin uğramış olduğu zarar tutarının tespit edilmesine, bu tespit neticesinde ortaya çıkan bedelin, geminin tam zayi olduğu 04/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ve ... vekili davanın yasal 1 yıllık süre içinde açılmadığından zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, Bakanlığın tüzel kişiliği içinde yer alan ve taşra teşkilatı olan ..."nın 2. davalı olarak belirtilmesi nedeniyle husumet itirazında bulunduklarını, belirsiz alacak davasının şartlarının oluşmadığını, geminin kayalara çarpmasındaki en büyük etkenin sevk ve idare hatası olduğunu kazadan sonra yapılan müdahalenin ulusal ve uluslararası mevzuat hükümlerine göre yapıldığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
-/-
Davalı vekili davanın niteliği gözetilerek görevli mahkemenin olduğunu, davacının aktif husumet ehliyetinin de olmadığını, geminin adında bir şirket olduğunu, bu durumda bayrağı ve limanı yabancı olan ve zayi olduğu mahal itibariyle bağlama limanı dışında bulunan bu geminin donatanına izafetle kaptan temsil ve dava yetkilerinin TTK 1105/1-2 hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğini, geminin hasarlandığı tarihin 04/11/2011 ve davanın haksız fiilden kaynaklı tazminat davası olduğu gözetildiğinde 1 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu, geminin körfez dışında tekrar karaya oturtulması kararının doğru olduğunu, geminin kazaya uğramasında ve karaya oturmasında gemi kaptanının tam kusurlu olduğunu savunarak davanın usul ve esas yönünden reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının gemisinin yarı batık halde bulunduğu yerden çekilmesine karar verenin idare olduğu ve idarenin hatalı karar ve uygulamalarına karşı açılan davaların adli yargı yerinde değil idari yargı yerinde görülebileceği gerekçesiyle davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin davalılardan ve ...’ na yönelik temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Ancak, davalılardan ... özel hukuk tüzelkişisi olup aleyhine donatan sıfatıyla dava açılmıştır. Davacı, davalılardan ...’ nin gemiyi çekerken ve geminin çıkarıldıktan sonra bırakıldığı yerin hatalı olması nedeniyle geminin hasar gördüğünü ve battığını iddia ederek iş bu davalının haksız fiiline dayalı tazmin talebinde bulunmuştur. Bu durumda, anılan davalı yönünden haksız fiil esaslarına göre davaya bakma görevinin adli yargı yeri olduğundan hakkındaki davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmek suretiyle işin esasının incelenmesi gerekirken bu davalı bakımından da görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin davalılardan ve ...’ na yönelik temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile davalılardan ... hakkında verilen hükmün BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 03/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.