MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)

Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın adına kayıtlı olan aracı oto pazarında satışa çıkarması üzerine, sanık ...’in söz konusu aracı satın almak istediği ve katılan ile aracın satışı konusunda anlaşarak kendisine 100 TL kapora verdiği, ertesi gün katılan tarafından suça konu araç sanıklara ait galeriye götürüldüğünde, sanık ...’un katılana “Notere git, satışı yap gel, paranı öyle al.” demesi üzerine, katılanın aracı noterde sanık ...’e devrettiği, akabinde sanık ...’un, tekrar galeriye dönen katılana fatura kesmesi gerektiğini ve araç bedelini hesabına yarın yatıracaklarını söyleyerek katılanı galeriden gönderdiği, sanık ...’un ise bu sırada katılana “Bu saatten sonra araba bizimdir, istediğin yere gidebilirsin” diyerek katılana aracın satış bedelini ödemedikleri, bu suretle sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Sanıkların suçtan kurtulmaya yönelik savunmaları, katılanın aşamalarda değişmeyen istikrarlı anlatımları ve suça konu aracın olaydan kısa bir süre sonra başkasına devredilmiş olması birlikte değerlendirildiğinde, suça konu aracın satış bedelinin katılana ödenmediği de dikkate alınarak, sanıkların en başından itibaren dolandırıcılık kastıyla hareket ettikleri anlaşılmakla, sanıkların iştirak halinde hareket etmek suretiyle hileli söz ve davranışlarla katılanı aldatıp haksız yarar sağlamaları şeklinde sübut bulan eylemlerinin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamında kalan ve TCK"nın 157/1 maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, delillerin takdirinde hataya düşülerek sanıkların mahkumiyetleri yerine, yazılı şekilde beraatlerine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 12/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.