Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/13279 Esas 2017/10058 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13279
Karar No: 2017/10058
Karar Tarihi: 05.07.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/13279 Esas 2017/10058 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Ceza Dairesi tarafından incelenen bir dosyada, sanığın katılanı hem yüzünde sabit iz hem de kemik kırığına neden olacak şekilde kasten yaralama suçundan mahkum edildiği belirtilmiştir. Bu durumda, sanık hakkında temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşma nedeni yapılabileceği ve fikri içtima kuralları gereğince sanık hakkında en ağır cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK'nin 87/1-c-son maddesi gereğince artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde TCK'nin 87/3. maddesi gereğince de ayrıca artırım yapıldığı belirtilmiştir. Sanığın, suç tarihinde katılanı yaraladıktan sonra \"bana tüfeğimi getir, bunu öldüreceğim\" diyerek havaya ateş etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin silahlı tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturacağı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nin 44. maddesi uyarınca yalnızca en ağır cezayı gerektiren silahla tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Sanık hakkında adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde, 5237 sayılı TCK'nin 58/3. maddesi uyarın
3. Ceza Dairesi         2016/13279 E.  ,  2017/10058 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜMLER : Mahkumiyetlerine dair

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    1) Sanık hakkında katılanı kasten yaralama suçundan kurulan hükme ilişkin olarak, sanığın yaralama eylemi sonucunda katılanın hem yüzünde sabit ize hem de kemik kırığına neden olacak şekilde yaralanmış bulunması karşısında, bu durumun ancak temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşma nedeni yapılabileceği ve fikri içtima kuralları gereğince sanık hakkında hüküm kurulurken yalnızca en ağır cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK"nin 87/1-c-son maddesi gereğince artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde TCK"nin 87/3. maddesi gereğince de ayrıca artırım yapılması,
    2) Sanık hakkında katılanı değiştiği kabul edilen suç vasfı ile genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükme ilişkin olarak, sanığın suç tarihinde katılanı yaraladıktan sonra "bana tüfeğimi getir, bunu öldüreceğim" diyerek havaya ateş etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin silahlı tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturacağı gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nin 44. maddesi uyarınca yalnızca en ağır cezayı gerektiren silahla tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3) Adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 58/3. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    4) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ile katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerle 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.