Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/285
Karar No: 2017/6445

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/285 Esas 2017/6445 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/285 E.  ,  2017/6445 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Tapuda davalı ... kayıtlı olan eski yüzölçümündeki parsel, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 27882 ada 28 parsel sayısı, 2635,94 m2 yüzölçümü ve yeni haritası ile malik hanesi “Tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 09.06.2010 ila 08.07.2010 tarihleri arasında ilan edildiği tutanak arkasına yazılmıştır.
    08.07.2010 tarihinde, parselin yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidinde kısmen orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli parselin 2/B madde uygulamasıyla adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle tapuda adına kayıtlıyken, tarafından 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12. maddeleri gereğince davalıya satılıp, temliki ile tapuya kaydedildiği, tekrar orman sınırları içinde kaldığı savıyla açılan davanın hukuki değer taşımayacağı, çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, yenilemede ilk kadastroda belirlenen sınırlara uyulacağı, tapudaki maliklerin intikal ve ifraz işlemine tabi tutulmaksızın olduğu gibi tapu siciline aktarılacağı gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu sayılı parselin 2635,94 m2 olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29/11/2011 tarihli ve 2011/7551-13505 sayılı kararında özetle;
    “Somut olayda, Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın yenilemeden önceki haliyle yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman tahdidi içinde kaldığı, bu bölümün tesbitinin iptalini ve orman niteliğiyle adına tescilini istediğine ve dava dilekçesi aynı zamanda mülkiyete ilişkin bir istem içerdiğine göre, mülkiyete ve tasarrufa ilişkin bu davada genel mahkeme görevlidir. Ancak, dava aynı zamanda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre yapılan teknik çalışmaya itiraz niteliği taşıdığından, çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı yöntemince araştırılmalı, yapılan çalışmaların kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıkları giderecek hüküm

    kurulmalı, çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, bu yöne temas eden davasının reddine karar verilmeli; dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan devlet ormanı olduğu iddia edildiğinden, bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmelidir.” denilerek bozulmuştur.
    Mahkemece önceki kararda direnilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/12/2012 tarih ve 2012/20 - 907 - 2012/1134 sayılı kararı ile mahkemenin direnme kararı kaldırılmıştır.
    Dava dosyası kadastro mahkemesinin 2013/150 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş, yapılan yargılama sonucunda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan çalışmaların Kanun ve teknik ölçülere uygun olduğu anlaşıldığından davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tapu kütüğüne aynen aktarılmasına, taşınmazın sınırlarının ve yüzölçümünün düzeltilmesine, tapu iptali ve tescil istemi yönünden mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiş ve dava dosyası tapu iptali ve tescil istemi yönünden asliye hukuk mahkemesine aktarılmıştır.
    Asliye hukuk mahkemesince dava konusu 27882 ada 28 parselin 18/03/2014 tarihli bilirkişi rapor ekindeki krokide kırmızı renkle taralı olarak gösterilen 49,85 m2"lik kısmının orman vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit ve dava tarihinden önce 1946 yılında 8 numaralı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 numaralı bağlı 3 numaralı ekip tarafından yapılıp 14.05.1980 tarihinde, komisyon çalışmaları da 11.03.1981 tarihinde ilân edilerek, itirazsız yerlerde 14.05.1981, itirazlı yerlerde ise 11.03.1981 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi, 23.12.1988 tarihinde ilânı edilen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması ile 2012 yılında 3402 sayılı Kanunun Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu bulunmaktadır.
    Dosyadaki tapu senedi fotokopisine göre; çekişmeli sayılı 2455 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tamamı, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle adına kayıtlı iken, 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12. maddelerine göre ...’e, onun tarafından da 150/491 payı ...’e satılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit, aplikasyon ve 2. madde ile 3402 sayılı Kanunun Ek-4 madde uygulaması ile belirlenen orman sınır haritasına ve tutanaklarına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kısmen orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle adına tapuya tescili istemiyle dava açmış olup, mahkemece, çekişmeli taşınmazın orman sınırları içinde kalan kısmına yönelik dava kabul edilmiştir. tarafından “kısmen” açılmış, mahkemece de taşınmazın kısmen orman vasfı ile adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Bu haliyle orman yönetiminin davasının tam olarak kabul edildiğinin kabulü gerekmektedir. Davalılar vekilinin davanın kısmen kabul edildiğine, yargılama giderleri ve vekalet ücretine dair temyiz itirazları bu haliyle yerinde değil ise de;
    19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesinde "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” ve aynı Kanunun 17. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen geçici 11. maddesine göre; "bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti

    dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalı yan aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 3, 4, 5 ve 6. paragraflarının kaldırılarak, yerine “6099 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” ibarelerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun 370/2. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/09/2017 günü oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi