Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4312 Esas 2018/4853 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4312
Karar No: 2018/4853
Karar Tarihi: 05.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4312 Esas 2018/4853 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine hükmeden karar, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz edilmiştir. Hüküm fıkrasında silahlı terör örgütüne üye olma suçunda uygulama imkanı bulunmayan bir kanun maddesi gösterildiğinden, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Ancak, bu durumun düzeltilmesi mümkün olduğu için hükmün diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunarak onanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyle sıralanmaktadır: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2018/4312 E.  ,  2018/4853 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.11.2017 tarih ve 2017/265 Esas, 2017/452 Karar sayılı kararının ortadan kaldırılarak; sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetine

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden, karar verilmesi dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğundan sonuca etkili görülmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin,
    tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Hüküm fıkrasının 1. maddesinde atıf maddesi olarak silahlı terör örgütüne üye olma suçunda uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1. maddesinin delalet maddesi olarak gösterilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün ikinci fıkrasındaki "3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 1. fıkrası 1. cümlesi yollaması ile" kısmı çıkarılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.