12. Hukuk Dairesi 2016/15972 E. , 2017/8359 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı .... tarafından, borçlu ... A.Ş. hakkında genel haciz yolu ile başlatılan takipte, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekili tarafından icra müdürlüğüne sunulan 14/05/2014 tarihli dilekçe ile; “..icra takibinde faizin fahiş miktarda olduğu, faizin yıllık %10 kısmı üzerindeki kısmına itiraz ettikleri ve itirazın kabulü ile takibin bu miktar yönünden durdurulmasının” talep edildiği, icra müdürlüğünce 10/06/2014 tarihli karar ile; takibin 268.365,98-TL (asıl alacak+işlemiş faiz=takip çıkış miktarı) yönünden devamına, işleyecek faiz yönünden ise takibin durdurulmasına karar verildiği ve bu karar üzerinden çeşitli kurum ve kuruluşlara haciz ihbarnameleri ve haciz müzekkereleri gönderildiği, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; yapılan itiraz doğrultusunda işlemiş ve işleyecek faizin yıllık %10’unu aşan kısmına yapılan itirazın kabulü ile icra müdürlüğünün 10/06/2014 tarihli kararının kaldırılmasını ve bu karar doğrultusunda gönderilen ihbarnameler ile müzekkerelerin iptalini talep ettiği, mahkemece, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda şikayetin kabulü ile 10/06/2014 tarihli işlemin ve işlemiş faiz talebi kaleminin iptaline, takip tarihi itibariyle avans faiz oranının 11,75 oranından başlamak üzere değişen oranlarda uygulanmasına, 10/06/2014 tarihli işlemden kaynaklanan müzekkerelerin iptaline karar verildiği görülmektedir.
Yargılamaya hakim olan ilkelerden sayılan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun ""Taleple Bağlılık İlkesi"" başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir"" hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; borçlu vekilince icra müdürlüğüne sunulan 14/05/2014 tarihli dilekçe ile; “icra takibinde faizin fahiş miktarda olduğu, faizin yıllık %10"unun üzerindeki kısmına itiraz edildiği ve itirazın kabulü ile takibin bu miktar yönünden durdurulmasının” talep edildiği, icra müdürlüğünce 10/06/2014 tarihli karar ile takibin 268.365,98-TL (asıl alacak+işlemiş faiz=takip çıkış miktarı) yönünden devamına, işleyecek faiz yönünden ise takibin durdurulmasına karar verildiği, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; yapılan itiraz doğrultusunda, işlemiş ve işleyecek faizin yıllık %10’unu aşan kısmına yapılan itirazın kabulü ile icra müdürlüğünün 10/06/2014 tarihli işleminin kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece, “taleple bağlılık ilkesi” dikkate alınmaksızın, talebi aşar şekilde işlemiş faiz kaleminin iptaline ve takip tarihi itibariyle avans faiz oranının 11,75 oranından başlamak üzere değişen oranlarda uygulanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, borçlunun itirazının, işlemiş ve işleyecek faizin yıllık %10’u üzerinde kalan kısmına yönelik olduğu nazara alınarak, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, takipte uygulanması gereken işlemiş ve işleyecek faiz miktarının tespiti konusunda denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor tanzimi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, “taleple bağlılık ilkesi” ihlal edilerek, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.