Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15861
Karar No: 2016/3422
Karar Tarihi: 21.03.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/15861 Esas 2016/3422 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/15861 E.  ,  2016/3422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.07.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Davacı ... vekili, davacıya ait 16 parsel sayılı taşınmazdaki 258 no"lu apartmana davalılara ait 17 parsel sayılı taşınmazdaki 260 no"lu apartmandan su sızdığını, davacının zarar gördüğünü öne sürerek elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
    Bir kısım davalılar, davanın reddi gerektiğini belirtmiş, diğer davalılar ise savunmada bulunmamışlardır.
    Mahkemece, davalı ..."e yönelik davanın kabulüne, davalı ... ve diğerlerine yönelik davanın ise reddine karar verilmesi üzerine Dairemizin 15.10.2012 tarihli ve 2012/10109 Esas, 2012/11801 Karar sayılı ilamı ile davalılardan ..."e usulüne uygun davetiye tebliğ edilmediğinden hukuki dinlenilme hakkı ihlal edildiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra davanın reddine karar verilmiş, Dairemizin 03.11.2014 tarihli ve 2014/12086 Esas 2014/12189 Karar sayılı ilamı ile davalılara ait 17 parsel sayılı taşınmazdaki binanın 4 no"lu bağımsız bölümünde 1/2 pay ile malik olan "... ..."ın davaya dahil edilmesi gerektiği gerekçekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece Dairemizin ikinci bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
    TMK m. 683"teki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir.
    Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez.
    Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir. Davacının sübjektif ve aşırı duyarlılığı ile değil, objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılmalıdır.
    Taşkın kullanma belirlendiği takdirde takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengelerini gözetilerek bunların en uygununa karar verilmelidir.
    Mahkemece kurulacak hükümde, zararlı davranışın giderim şeklinin ve taraf yükümlülüklerinin açıkça gösterilmesi zorunludur.
    Somut olayda; dosya içerisindeki birbirlerini doğrulayan 13.02.2013 tarihli İnşaat Mühendisi ....tarafından düzenlenen üçüncü bilirkişi raporu ile birbirini doğrulayan 15.07.2013 tarihli İnşaat Mühendisi.... tarafından düzenlenen dördüncü bilirkişi raporunda davacılara ait 16 parsel sayılı taşınmazdaki binada meydana gelen su sızıntısının komşu 17 parsel sayılı taşınmazdaki davalılara ait binadan kaynaklandığı tespit edilmiştir. Diğer taraftan dosya içerisindeki ...Su ve Kanal İşletme Dairesi Başkanlığının 25.01.2011 tarihli yazısında da davacılara ait 258 no"lu binadaki pis su akıntısının 260 no"lu binadan kaynaklandığı belirtilmiştir.
    Bu durumda mahkemece davanın kabulüne, Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda muarazanın giderilmesine karar verilmesi gerekirken davalıların kusuru olmadığı ve davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 21.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi