17. Hukuk Dairesi 2015/14406 E. , 2018/8459 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili, 21.12.2011 günü davacıların da içerisinde bulunduğu otobüsün davalı şirket sigortalısı adına kayıtlı çekici ile çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacılar murisi ..."ın vefat ettiğini, davalı şirket sigortalısı olan aracın şoförünün tam kusurlu olması nedeniyle davalı şirkete müracaat edildiğini, sigorta şirketinin 57.841,00 TL tazminat ödemeyi kabul ettiğini, bu miktarı kabul etmediklerini, murisin vefat etmesinden sonra annesi ve kardeşleri olan davacıların murisin desteğinden mahrum kaldıklarını belirterek şimdilik 10.000,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, aktüer hesabı yapıldıktan sonra 07.03.2012 tarihinde 57.841,00 TL ödendiğini, müvekkilinin üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,davanın reddine, karar verilmiş, karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucunda ölüm nedeniyle maddi tazminat(destekten yoksunluk zararı) istemine ilişkindir.
Mahkemece, 10.11.2014 tarihli hesap raporu hükme esas alınmış ve davacı anne yönünden, dava öncesinde davalı yanca yapılan ödemenin zararı karşılamış olduğu gerekçesiyle maddi tazminat talebi reddedilmiştir.
a-Destek 38 yaşında ve bekar olarak vefat etmiştir. Hükme esas alınan 10.11.2014 tarihli aktüer raporunda, desteğin iki yıl sonra evleneceği varsayımı ile annesine ayıracağı payın, ilk iki yıl için %25, evli ve çocuksuz olduğu dönem için %10, daha sonra (çocuklarının olacağı dönemler için) ise %7.5 ve %7 olacağı belirlenmiş ve bu doğrultuda hesap yapılmıştır.
Dairemiz uygulamalarına göre desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babanın her birine %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki eşe iki anne ve babaya birer pay verilerek, yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16 şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe, iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14"er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya 12,5 er pay verilmesinin uygun olacağı belirlenmiş olup destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekmektedir.
b-Somut olay nedeniyle davalı ... AŞ tarafından davacı yana davadan önce 57.841,00 TL ödeme yapılmış ancak taraflar arasında imzalanan bir ibraname olduğu ise taraflarca ileri sürülmemiş ve dosyaya ibraname sunulmamıştır.
Bu durumda; ortada anlaşma olmadığından davacı anne Melahat"in destek tazminatının ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanması yerinde olmayıp, rapor tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminat tutarından davalı ... şirketi tarafından davadan önce yapılan ödemenin güncellenerek düşülmesi sonucunda oluşan duruma göre davacı anne yönünden bakiye destek zararı bulunup bulunmadığı saptanmalıdır.
Açıklanan nedenlerle; mahkemece, Yargıtay uygulamaları da gözetilmek suretiyle, aktüer bilirkişiden, işaret edilen hususların(2-a,b) gözetildiği şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre (ve poliçe limiti dahilinde olmak kaydı ile) bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile davanın davacı anne ... yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2(a-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.