Taksirle Yaralama - Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/1649 Esas 2019/10903 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1649
Karar No: 2019/10903
Karar Tarihi: 25.11.2019

Taksirle Yaralama - Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/1649 Esas 2019/10903 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık trafik kazasına alkollü bir şekilde sebebiyet verdikten sonra taksirle yaralama suçundan düşürülürken, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu yönünden de beraat etti. Ancak, kanunen sınırı aşılan alkollü araç kullanımı nedeniyle sanığın mahkumiyeti gerektiren suçun yasal unsurlarının oluştuğu belirtilerek, kararın bozulması istendi. Bu karar, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 48/7. maddesi ile değiştirilen 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi uyarınca aldığı şekilde açıklanmıştır.
12. Ceza Dairesi         2019/1649 E.  ,  2019/10903 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama, Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
    Hüküm : Taksirle Yaralama suçu yönünden, TCK’nın 89/5. ve CMK’nın 223/7. maddeleri uyarınca düşme;
    Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma suçu yönünden, CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat

    Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu yönünden sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
    A) Taksirle yaralama suçu yönünden;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının suçun bilinçli taksirle işlendiğine ve şikayetten vazgeçme sebebiyle düşme kararı verilemeyeceğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA;
    B) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu yönünden;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Olay günü saat 00:01 sıralarında sanığın idaresindeki araçla yerleşim yeri içinde, iki şeritli, iki yönlü, asfalt kaplama, düz, eğimli ve aydınlatmalı yolda seyir halindeyken kendisi ile aynı istikamette seyr halinde olan ve yavaşlayan araca arkadan çarpmak suretiyle sebebiyet verdiği trafik kazası sonrası saat 00:35"te yapılan ölçümde 0.53 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 48/7. maddesinde yer alan, “Hususi otomobil sürücüleri bakımından 0.50 promilin, diğer araç sürücüleri bakımından 0.20 promilin üzerinde alkollü olan sürücülerin trafik kazasına sebebiyet vermesi halinde, ayrıca Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uygulanır” şeklindeki düzenleme karşısında; atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu gözetilmeksizin, sanığın mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi;
    Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.