21. Ceza Dairesi 2015/13980 E. , 2016/2963 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet
I- "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
Sanığın, 14.12.2007 tarihinde ... ilçesinde göçmen kaçakçılığı suçundan yakalandığı sırada kendisini ... olarak tanıtarak ... hakkında soruşturma yapılmasını sağladığı,daha sonra 23.01.2008 tarihinde gerçekleştirdiği göçmen kaçakçılığı suçundan yürütülen soruşturma da ise kendisini ... olarak tanıtarak ... hakkında soruşturma ve kovuşturma yürütülmesini sağladığı, bu beyanı üzerine 14.12.2007 tarihinde meydana gelen olay nedeniyle yürütülen soruşturma sırasında beyan etmiş olduğu kimliği nedeniyle ..."ın adını kullanarak başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu işlediğinden bahisle ... hakkında dava açılıp kovuşturma yapılmasına sebep olduğu anlaşılmakla; eylemlerine uyan üç başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan ayrı ayrı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde bu suçtan bir kez mahkumiyetine hükmedilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasa"nın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasa"nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasındaki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün kısmen istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- "Resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
1- Sanık hakkında ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, Mahşuk"a ait nüfus cüzdanının fotokopisini kullandığını, fotoğrafın da Mahşuk"a ait olduğunu belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için, sahteciliğe konu nüfus cüzdanının muhafaza altına alınıp alınmadığı araştırılarak temin edilmesi halinde üzerinde sahte olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılması, sahteliğinin tespiti halinde belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu belge aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması, denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, yapılan sahteciliğin ve aldatma yeteneğinin nasıl oluştuğu kararda açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabul ve uygulamaya göre de,
a)- 5237 sayılı TCK"nun 61. maddesi uyarınca hakim somut olayda; suçun işleniş biçimini, suçun işlenmesinde kullanılan araçları, suçun işlendiği zaman ve yeri, suçun konusunun önem ve değerini, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını ve failin güttüğü amaç ve saiki göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanunî tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler. Aynı yasanın “Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi” başlıklı 3/1. maddesi uyarınca suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur. Bu itibarla; kanunda öngörülen alt ve üst sınır arasında temel cezayı belirlemek hâkimin takdir ve değerlendirme yetkisi içindedir, ancak Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nun 34, 230 ve 289. maddeleri uyarınca hükümde bu takdirin denetime olanak sağlayacak biçimde, hak ve nesafet kurallarına uygun, dosya içeriği ile uyumlu yasal ve yeterli gerekçesinin gösterilmesi zorunludur. Yasa metinlerdeki ifadelerin tekrarı ile yetenilmesi veya bu metinlerdeki genel nitelikli ölçütlerden bahsedilmiş olması, bu açıklamalar somut olaya ve faile özgülenmediği müddetçe yeterli bir gerekçe sayılamaz.Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanığın ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul olunan olayda daha makul bir temel ceza belirlenmesi yerine, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile orantılılık ilkesini zedeleyecek şekilde temel cezanın 4 yıl 2 ay olarak tayini,
b)- T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerekmiş olup sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK’nın 326/son maddesi gözetilmek suretiyle hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.un 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA, 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.