12. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12868 Karar No: 2019/10876 Karar Tarihi: 14.11.2019
2863 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/12868 Esas 2019/10876 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında açılan kamu davasında, suça konu kazı çukuru çevresinde yeni kazılmış taze toprak parçasının görülmediği ve sanığın üzerindeki giysilerinde herhangi bir kazı işaretine rastlanmadığı belirlenmiştir. Sanığın savunmasında, kazı yapmadığını ve sadece piknik yapmak amaçlı orada bulunduklarını belirtmesine rağmen mahkeme, sanığın suçu işlediğine hüküm vermiştir. Ancak kanuna aykırı bulunan bazı hususlar nedeniyle, sanığın temyiz itirazları yerinde görülmüş ve mahkeme kararı bozulmuştur. Hüküm gereği, sanık hakkında uygulanan kanun maddeleri şunlardır: 2863 sayılı Kanunun 74/1, 74/1-2. cümle, TCK’nın 62/1, 53, 58, 63. maddeleri. Kanun maddeleri ile ilgili bir detay ve açıklama ise yazının sonunda yer almamaktadır.
12. Ceza Dairesi 2016/12868 E. , 2019/10876 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : 2863 sayılı Yasaya muhalefet Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/1, 74/1-2. cümle, TCK’nın 62/1, 53, 58, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suç tarihinde, sanığın Bozkır İlçesi Akçapınar Köyü Hayrat Mevkiinde kültür varlığı bulmak amacıyla izinsiz kazı yaptığından bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, dosya kapsamı itibariyle olay yerinde yapılan incelemelerde, suça konu kazı çukuru çevresinde yeni kazılmış taze toprak parçasının görülmediğinin ve çukurun muhtemelen 20-30 gün önce kazılmış olduğunun belirtilmesi, sanığın üzerindeki giysilerin kazı yaptığına delalet edecek şekilde tozlu ya da çamurlu vaziyette olup olmadığına dair herhangi bir tespitin yapılmamış olması, kolluk kuvvetlerince sanığın kazı yaparken görüldüğüne dair herhangi bir tespitin bulunmaması, buna karşın tutanakta sanığın gezinir vaziyette olduğunun belirtilmesi karşısında sanığın savunmasında elma bahçesinde piknik ve bahçe işi yapmak amaçlı toplandıklarına, kazı yapmadığına yönelik savunmasının aksine kültür varlığı bulmak amacıyla izinsiz kazı yaptığına ve atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin hatalı değerlendirme ile mahkumiyetine hükmedilmesi, Kabule göre de; 1- Sanık hakkında kazı yapılan yerin sit alanı olmaması nedeniyle 2863 sayılı Kanunun 74/1-2.cümle uyarınca indirim yapılırken dayanak kanun maddesinin sadece anılan kanunun 74/1 maddesi olarak gösterilmesi, 2-TCK"nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca 5275 sayılı Kanunun 108/4. maddesi gereğince infazı kısıtlar biçimde 1 yıl denetim süresi belirlenmesi, 3-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin gözetilmemesi,
4- Tutuklu kalmamış olmasına rağmen sanığın tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK’nın 63. maddesi uyarınca cezasından mahsubuna karar verilmesi Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.