Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1922
Karar No: 2020/99
Karar Tarihi: 16.01.2020

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2019/1922 Esas 2020/99 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2019/1922 E.  ,  2020/99 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, eksik iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına ve özellikle taraflar arasında imzalandığı çekişmesiz olan 16.11.1988 tarihli sözleşmenin 5. ve 11. maddesinin birlikte değerlendirilmesinden hem 200.000.000 TL (eski) paranın ödenmesinin hem de yedi adet taşınmazın devrinin birlikte üstlenildiğinin anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Bir davada, mahkemenin veya tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine (diğeri aleyhine) doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakka, usule ilişkin kazanılmış hak denir. Usuli kazanılmış hak kavramı usul hukukunun temel prensiplerinden olup, gerek HUMK, gerekse HMK"da bu yönde bir düzenleme bulunmamakla birlikte gerek doktrinde gerekse uygulamada kabul edilmiş ve uygulana gelmiştir. Nitekim, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu"nun 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı kararında vurgulandığı üzere, “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"muzda bu şekildeki usule ait müktesep hakka ilişkin açık bir hüküm konulmuş değilse de, Yargıtay"ın bozma kararından hakka ve usule uygun karar verilmesini sağlamaktan ibaret olan gayesi ve muhakeme usulünün hakka varma ve hakkı bulma maksadiyle kabul edilmiş olması yanında, hukuki alanda istikrar gayesine dahi ermek üzere kabul edilmiş bulunması bakımından usule ait müktesep hak müessesesi, Usul Kanunu"nun dayandığı ana esaslardandır ve amme intizamıyla da ilgilidir. Esasen, hukukun kaynağı, sadece kanun olmayıp, mahkeme içtihatları dahi hukukun kaynaklarından oldukları cihetle, söz konusu usuli müktesep hak
    için kanunda açık hüküm bulunmaması, onun kabul edilmemesini gerektirmez.” denilmiştir. Yargıtay"ın bozma kararı nedeniyle doğan hak iki çeşit olup, (1) Mahkemenin Yargıtay"ın bozma kararına uyması ile, bozma kararı lehine olan taraf yararına kazanılmış hak, (2) Bazı konuların bozma kararının kapsamı dışında kalması ile doğan usuli kazanılmış haklardır. Mahkemenin Yargıtay bozma kararına uymuş olması halinde bu uyma kararı ile bağlı olup, usulî kazanılmış hak ilkesi uyarınca lehine bozulan taraf yararına araştırma ve inceleme yapması zorunludur. Yargıtay"ın ve Dairemizin istikrarlı uygulamaları da bu yöndedir. Usuli kazanılmış hak açık bir kanun hükmüyle düzenlenmiş olmasa da önemli ve temel bir hukuk ilkesidir. Ancak usuli kazanılmış hak ilkesinin de istisnaları bulunmaktadır. Geriye etkili kanun değişikliği, görev kuralına aykırılık, sonradan ortaya çıkan içtihadı birleştirme kararı, hak düşürücü süre, kamu düzeni gibi hususlar kazanılmış hak kuralının istisnalarındandır. Diğer bir istisna da açık maddi hataya düşülmesi halinde de usuli kazanılmış haktan sözedilemez. Somut olayda usuli kazanılmış hakkın bir istisnası bulunmadığından usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak yargılama yapılması gerekmektedir.
    Uyuşmazlık konusu olayın incelenmesinde, dairemizin uyulan 07.05.2014 tarihli, 2014/1824 Esas, 2014/3166 Karar sayılı bozma ilamında; yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif ve inceleme yapılıp söz konusu parsellerdeki tesislerin metrejlarıda ölçtürülüp dosya kapsamındaki diğer delillerden de istifade edilerek davacıya ait parseller üzerinde yapılan tesislerdeki eksiklerin 2006 yılı dava tarihindeki piyasa rayiçlerine göre bedelinin belirlenmesi ve davacıya ait tesislerin arıtma tesisinin bulunmaması sebebiyle dava tarihi itibariyle uğradığı değer kaybının gerekçeli ve denetime elverişli raporla tespit ettirilip, ödenmeyen 200.000.000 TL (eski) bedelin dava tarihindeki güncellenmiş karşılığı ile ilgili oluşan tereddüdün ortadan kaldırılması gerektiği belirtilmiş ve mahkemece de bozma ilamına uyulmuş ise de, bozma ilamının gereklerinin yerine getirildiğinden söz edilemez. Mahkemece bilirkişi heyetinden alınan 28.07.2017 tarihli rapor ve 23.02.2018 tarihli ek raporda; 165, 180, 182 nolu parseller üzerinde yapılan tesislerdeki eksiklerin 2006 yılı dava tarihindeki piyasa rayiçlerine göre bedellerinin belirlenmediği, inşaat işleri ile ilgili hesaplama yapılırken Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yaklaşık Birim Fiyatları dikkate alınarak belli bir oranda arttırım yapıldığı, peyzaj konusunda ise piyasa fiyatları ile hesaplamanın mümkün olmadığı belirtilerek Peyzaj Mimarları Odası Peyjaz Tasarımı/Planlama Projeleri ile Kontrolörlük ve Danışmanlık Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplama yapıldığı, bozma ilamlarında açıkça arıtma tesisinin imalât bedelinin istenemeyeceği fakat davacının bu tesisten yararlandırılmamış olması nedeniyle kendisine ait tesiste uğradığı değer farkı zararının BK"nın 96. maddesi hükmünce isteyebileceği belirtilmiş olup hükme esas alınan raporda değer kaybı olarak yine arıtma tesisinin yapım bedelinin hesaplandığı ve mahkemece de bu bedele hükmedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, hükme esas alınan rapordaki hesaplama, bozma ilamına ve usuli kazanılmış hakka aykırılık teşkil etmektedir.
    Mahkemece yapılacak iş; 6100 sayılı HMK"nın 281. maddesi hükmünce gerçeğin ortaya çıkması için yeniden konusunda uzman teknik bilirkişi kurulu oluşturularak mahallinde keşif de yapılmak suretiyle, söz konusu parsellerdeki tesislerin metrejlarıda ölçtürülüp dosya kapsamındaki diğer delillerden de istifade edilerek davacıya ait parseller üzerinde yapılan tesislerdeki eksiklerin 2006 yılı dava tarihindeki piyasa rayiçlerine göre bedeli ve davacıya ait tesislerin arıtma tesisinin bulunmaması sebebiyle dava tarihi itibariyle uğradığı değer kaybının gerekçeli ve denetime elverişli raporla tespit ettirilip, tespit edilen bedelden 200.000.000 TL (eski) bedelin dava
    tarihindeki güncellenmiş karşılığı olan 528.850,35 TL’nin mahsubu ile sonucuna göre hüküm kurmaktan ve hükümde yargılama giderlerinin de denetime elverişli şekilde dökümünün yapılarak gösterilmesinden ibarettir. Açıklanan nedenlerle, bozma ilamına uygun şekilde araştırma yapılmadan ve usuli kazanılmış hakka aykırı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bette açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, 2.540,00’ar TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50"şer TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden taraflara iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi