18. Hukuk Dairesi 2015/8962 E. , 2015/17504 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Asıl davanın ve birleşen davanın dava dilekçelerinde, projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi ve ortak alanlara müdahalenin önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalılar ve birleşen davanın davacıları ... vd. vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 01.12.2015 gününde temyiz eden davalılar ve birleşen davanın davacıları ... ve ... ile vekilleri Av. ... ile aleyhine temyiz olunan davacılar ve birleşen dosyanın davalıları ... ile ... geldiler. Gelen vekilin ve asillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Asıl davada; (38-A1 nolu) bağımsız bölüm (villa) maliki olan ... ve ... vekili, davalıların da aynı sitede 58 E1 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu ve ortak alan olan site bahçesi üzerinde izinsiz ve projeye aykırı olarak kapalı alan inşa ettiklerini belirterek projeye aykırılıkların eski hale getirilmesini talep etmiş, birleşen davada davacı karşı davalılar ... ve ... (...) vekili ise davacıların ortak alana fırın (ocak) yaptığını ve ayrıca ortak alana müdahale ederek kendilerine ait site içinde yaya yolu olduğu halde Burgaz Caddesine çıkan ikinci bir merdiven, yol ve kapı yaptıklarını belirterek bu müdahalenin önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesini talep etmiş olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm ... ve ... (...) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, özellikle bilirkişi raporlarından; davaya konu sitede (38-A1 nolu) bağımsız bölüme ait fırın (ocak)"ın onaylı mimari projedeki yerinde olmadığı ve farklı bir yerde olduğu belirtilmiş, ancak fırının projedeki yeri konusuda yeterli inceleme ve belirleme yapılmamış olup, diğer merdiven, yol ve kapının ise (38-A1 nolu) bağımsız bölüme ait sınırlar içinde kaldığı ancak bu sınırların mülki sınırlar olmayıp sanal sınırlar olduğu ve mülki sınırlar ./..
2015/8962-17504 -2-
haricindeki
alanların ortak alan olduğu, ancak yol, merdiven ve kapının 1988"de yapılmış olması nedeniyle (38-A1 nolu) bağımsız bölümün malikleri lehine kazanılmış hak oluştuğu belirtilmiş ve mahkemece de bu rapora dayalı olarak fırın (ocak), merdiven, yol ve kapı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesinin ikinci fıkrasına göre kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz. Aynı Yasanın 16. maddesinde de kat malikleri anataşınmazın bütün ortak yerlerine arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar ve ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler. Ayrıca aynı Yasanın 18. maddesinin birinci fıkrasında da kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememekle karşılıklı olarak yükümlü oldukları öngörülmüştür. Yasanın bu hükümleri dikkate alınarak yerinde uzman bilirkişi kurulu (özellikle harita mühendisi ve inşaat mühendisinin de içinde yer aldığı) aracılığıyla keşif yapılıp davacı-karşı davalılar ... ve ... (...)"ın her bir iddiası ile ilgili olarak varsa proje ve tapuda tescilli vaziyet planına aykırılıkların Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde ölçekli krokiye de bağlanmak suretiyle saptanması ve bunların projesine uygun eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz araştırmaya dayanan bilirkişi raporuna itibarla ve yazılı gerekçeyle birleşen davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve karşı davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.