Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/22 Esas 2019/447 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/22
Karar No: 2019/447
Karar Tarihi: 24.01.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/22 Esas 2019/447 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacının banka tarafından açılan icra takibi sonucunda takibe itiraz ettiği ve mahkemeye menfi tespit davası açtığı belirtilmektedir. Davacının cezaevinde olduğu dönemde Garanti Bankası tarafından davacı adına kredi kartı çıkartıldığı ve bu kart ile yapılan harcamaların davacı tarafından yapılmadığı ileri sürülerek, davacının borcunun bulunmadığının tespiti talep edilmiştir. Davalı banka ise davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının cezaevinde bulunduğu dönemde yapılan harcamaların davacı tarafından yapılmış olmadığı, her ne kadar davacının cezaevinde iken kendisine ait kredi kartları ile yakınlarının da alışveriş yapmış olabilecekleri ihtimali mevcut ise de yapılan harcamaların nitelikleri, yapıldıkları yer ve kısa zaman dilimi dikkate alındığında, harcamaların davacının kartlarını kullanma izni vermediği kişilerce gerçekleştirilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilirken, davacı vekilinin temyiz itirazları da yukarıda belirtilen nedenlerle reddedilmiştir. Mahkeme kararının ise düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri:
- 6100 sayılı HMK\"nın geçici 3. maddesi
- 5236 sayılı Kanun\"un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.\"nun 5236 sayılı Kanun\"un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi
19. Hukuk Dairesi         2017/22 E.  ,  2019/447 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davalı banka tarafından davacı aleyhine icra takibi yapıldığını, davacının takibe itiraz ettiğini,takibin durduğunu, davacının 15/04/2014-15/12/2014 tarihleri arasında ... L tipi Ceza İnfaz Kurumunda olduğunu, bu tarihler arasında Garanti Bankasından davacı adına kredi kartı çıkartıldığını ve bu kredi kartı ile harcamalar yapıldığını, davacının yapılan harcalamaların davacı tarafından yapılmadığını ileri sürerek davacın davalıya borcunun bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yapılan yargılama sonucunda, davacının takip konusu harcamaların yapıldığı tarihte davacının cezaevinde bulunduğu, harcamaların davacı tarafından yapılmasının mümkün olmadığı, her ne kadar davacı cezaevinde iken kendisine ait kredi kartları ile yakınlarının da alışveriş yapmış olabilecekleri ihtimali mevcut ise de yapılan harcamaların nitelikleri, yapıldıkları yer ve kısa zaman dilimi, ... ilinde davaya konu harcamalardan yaklaşık bir ay sonra davacının kimlik bilgilerini taşıyan sahte kimlikle kredi başvurusunda bulunulmuş olması dolayısıyla davacıya ait kredi kartları ile de bu şahısların harcama yapmış olabilecekleri ihtimali dikkate alındığında harcamaların davacının kartlarını kullanma izni verdiği kişilerce de gerçekleştirilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyizine gelince,mahkemece davanın kabul edildiği halde alınması gereken karar ve ilam harcının davalıdan tahsil edilmesi gerekirken davacı tarafa yüklenmesi doğru değilse de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK."nun 5236 sayılı Kanun"un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi gereğince mahkeme kararının düzelterek onanmasına karar verilmesi uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirlenen nedenlerle hükmün (2) nolu bendinin hükümden çıkarılarak yerine (2) nolu bend olarak, “Karar tarihine göre alınması gerekli 876,15 TL karar ve ilam harcından daha önceden peşin alınan 219,43 TL harcın mahsubu ile kalan 656,72 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, ” sözcük ve yazı dizisinin eklenerek, hükmün değiştirilen bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 24/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.