Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1701 Esas 2018/4789 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1701
Karar No: 2018/4789
Karar Tarihi: 04.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1701 Esas 2018/4789 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi'nin 2018/1701 E. ve 2018/4789 K. sayılı kararında, suçun silahlı terör örgütüne üye olma olduğu belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddedildiği ifade edilmiştir. Dosya incelendiğinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği sonucuna varılmıştır. Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği belirtilerek, CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddedildiği ve hükmün onandığı kararı verilmiştir.
Kanun Maddeleri Detaylı Açıklama:
- Silahlı terör örgütüne üye olma suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 314/2 maddesinde yer almaktadır. Bu maddeye göre, bir silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek üye olan kişiler, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
- CMK'nın 302/1. maddesi ise temyiz davasının esastan reddi ile hüküm onanırsa, hüküm kesinleşir ve infaz edilmesi için gerekli işlemlere başlanır. Bu maddeye göre, temyiz konusu olan hüküm, bozulmuş veya kaldırılmış hükümlere ilişkin olduğu takdirde, yeniden yargılama veya duruşma yapılır.

16. Ceza Dairesi 2018/1701 E. , 2018/4789 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 04.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.