12. Ceza Dairesi 2019/13085 E. , 2019/10853 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma suçundan sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 66. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli ve 2015/470 esas, 2015/1062 sayılı kararının 02/12/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, deneme süresi içerisinde 09/08/2016 tarihinde sanığın güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinden bahisle yapılan ihbar üzerine hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/02/2019 tarihli ve 2018/780 esas, 2019/172 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesinde yer alan, "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir." hüküm gereğince, suç tarihinden önce hapis cezasına mahkûm edilmediği anlaşılan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı Kanunun 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/02/2019 tarihli ve 2018/780 esas, 2019/172 sayılı kararının bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05/09/2019 gün ve 94660652-105-34-6272-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/09/2019 gün ve 2019/87054 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...’ın TCK"nın 179/3-2, 62, 53. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, daha önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, TCK"nın 50/3. maddesindeki "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir" hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/02/2019 tarihli ve 2018/780 esas, 2019/172 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hüküm fıkrasında yer alan ikinci paragraftan sonra gelmek üzere “Sanığa hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesindeki amir hükme göre, takdiren aynı Kanunun 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilerek, sanığa verilen adli para cezasının TCK"nın 52/3. maddesi gereğince 25 tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenip, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 52/2. maddesi uyarınca günlüğü 20.TL"den sanığın neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,” ibarelerinin yazılması, sanık hakkında hükmedilen hapis cezası adli para cezasına çevrilmiş olup, bu uygulamanın yasal sonucu olarak, sanık hakkında TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin bendin hükümden çıkarılmasına, hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 14.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.