Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/14908 Esas 2017/9892 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/14908
Karar No: 2017/9892
Karar Tarihi: 04.07.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/14908 Esas 2017/9892 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanıkların kardeşlerine sopayla yaralama suçu işlediklerine hükmetti ve hüküm temyiz edildi. Temyiz itirazları reddedildi ancak aşağıdaki nedenlerle karar bozuldu:
1) Sanıkların yaralama suçunu kardeşleri olan şikayetçiye sopa ile gerçekleştirmiş olmaları nedeniyle iki artırım maddesinin bir arada bulunması nedeniyle TCK’nin 61. maddesi uyarınca TCK’nin 86/1. maddesine göre belirlenecek temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayini gerektiği gözetilmedi.
2) İlk haksız hareketin hangi taraftan geldiği belirsiz olduğundan, şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine 5237 sayılı TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde bu husus tartışılmadı.
3) Anayasa Mahkemesinin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi hakkında verdiği karar nedeniyle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Sanıkların CMUK 326/son gereği ceza süresi yönünden kazanılmış hakları saklı tutularak, hükümler bozuldu. Kanun maddeleri: TCK 61, TCK 86/1, TCK 29, TCK 53, 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri.

3. Ceza Dairesi 2016/14908 E. , 2017/9892 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, ancak;
1) Sanıkların yaralama suçunu kardeşleri olan şikayetçiye sopa ile gerçekleştirmiş olmaları nedeniyle iki artırım maddesinin bir arada bulunması nedeniyle TCK’nin 61.maddesi uyarınca TCK’nin 86/1. maddesine göre belirlenecek temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2) İlk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde bu hususun karar yerinde tartışılmaması,
3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca sanıkların CMUK 326/son gereği ceza süresi yönünden kazanılmış hakları saklı tutulmak suretiyle BOZULMASINA; 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.