Nitelikli cinsel saldırı - kasten yaralama - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10106 Esas 2016/775 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10106
Karar No: 2016/775
Karar Tarihi: 27.01.2016

Nitelikli cinsel saldırı - kasten yaralama - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10106 Esas 2016/775 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda, sanık hakkında kasten yaralama suçlamasıyla hüküm kurulduğu, bu hükmün temyiz itirazlarının reddedildiği belirtildi. Ancak, sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan beraat hükmünün temyiz incelemesine gelindiğinde, sanığın mağdureye yönelik eylemi gerçekleştirdiği sırada zeka geriliği olan birinin fiilin sonuçlarını algılama yeteneğine sahip olup olmadığına dair raporlar arasında çelişki olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınması gerektiği, ancak bu yapılmadan hüküm kurulması nedeniyle kararın bozulduğu ifade edildi. Kararda, 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün bozulduğu belirtildi. Kanun maddelerinin detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmesi istendi.
14. Ceza Dairesi         2014/10106 E.  ,  2016/775 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 14 - 2013/88904
MAHKEMESİ : Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06.02.2013
NUMARASI : 2010/281 Esas, 2013/29 Karar
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, kasten yaralama

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan beraat hükmünün temyiz incelemesine gelince;
Sanığın aşamalarda zeka geriliği olduğunu bildiğini söylediği mağdure hakkında, Akdeniz Üniversitesi Hastanesinden alınan 24.06.2011 tarihli raporda; mağdurede hafif derecede zeka geriliği bulunduğu ve fiilin anlam ve sonuçlarını algılamakta güçlük çektiğinin belirtilmesinin ardından Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 30.05.2012 tarihli raporda ise mağdurede hafif derecede zeka geriliği saptandığı, bu zeka geriliğinin olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasına ve fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olmasına engel teşkil edecek mahiyet ve derecede olmadığı, olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabileceği ve fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olduğunun bildirilmesi karşısında, suçun oluşumuna etkisi bakımından anılan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için olay tarihinde mağdurede akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunup bulunmadığı, var ise hekim olmayanlar ile yakın çevresi ve tanıyanlar tarafından anlaşılıp anlaşılamayacağı, beyanlarına itibar edilip edilemeyeceği, fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine sahip olup olmadığı ve fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olup olmadığı hususlarında Adli Tıp Kurumu Kanununun 15. maddesine göre Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.