Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/9176 Esas 2011/25727 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/9176
Karar No: 2011/25727

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/9176 Esas 2011/25727 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Tarsus İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, müzayede mahallerinde yapılan satışların KDV'ye tabi olduğu belirtiliyor. Satılan malın ait olduğu kişinin KDV mükellefi olup olmamasının önemi bulunmuyor. 4108 Sayılı Kanunla eklenen (5) numaralı fıkraya göre, Kanunun 17. maddesi kapsamındaki kurum ve kuruluşlara sadece vergiye tabi işlemlerinin bulunduğu dönemler için beyanname verdirme, beyanname yerine kaim olmak üzere işleme esas belgeleri kabul etme, bu mükelleflere ait verginin beyan ve ödeme zamanı ile tahsiline ilişkin usul ve esasları belirleme konusunda Maliye Bakanlığı'na yetki verilmiştir. Bu nedenle, icra daireleri tarafından müzayede yoluyla yapılan satışlarda KDV'nin tarh ve tahakkuk işlemleri verginin mükellefi sıfatı ile yapılmakta ve bu işlemlerden doğan ihtilafların çözüm yeri vergi mahkemeleridir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/3-d maddesi, 4108 Sayılı Kanun'un 40.maddesi.
12. Hukuk Dairesi         2011/9176 E.  ,  2011/25727 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tarsus İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 01/02/2011
    NUMARASI : 2011/18-2011/40

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/3-d maddesine göre; müzayede mahallerinde yapılan satışlar katma değer vergisine tabidir. Burada satılan malın ait olduğu kişinin KDV mükellefi olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır. Kanun koyucu tarafından bu yerlerdeki satışlar özel olarak KDV’ye tabi tutulmuştur. KDV Kanunu’nun 40.maddesine 4108 Sayılı Kanunla eklenen (5) numaralı fıkra ile Kanunun 17.maddesinin 1.fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara, sadece vergiye tabi işlemlerinin bulunduğu dönemler için beyanname verdirme, beyanname yerine kaim olmak üzere işleme esas belgeleri kabul etme, bu mükelleflere ait verginin beyan ve ödeme zamanı ile tahsiline ilişkin usul ve esasları belirleme konusunda Maliye Bakanlığı’na yetki verilmiş bulunmaktadır. Söz konusu yetki çerçevesinde Kanunun 1/3-d maddesi uyarınca müzayede yoluyla satış yapan icra dairelerinin, bu satışlarıyla ilgili KDV’nin beyan ve ödenmesi ile ilgili işlemleri, KDV genel tebliğlerinde yer alan açıklamalara uygun yürütülür. Bu bağlamda 48 seri no’lu KDV genel tebliğinin (D) bölümünde, icra yoluyla yapılan satışlarda verginin mükellefinin satışı gerçekleştiren icra daireleri olduğu düzenlemesi yer almaktadır.
    Buna göre icra müdürlüğünce, KDV’nin tarh ve tahakkuk işlemleri, anılan verginin mükellefi sıfatı ile yapılmakta olup, bu işlemlerden doğan ihtilafların çözüm yeri de vergi mahkemeleridir.
    O halde mahkemece yargı yolu nedeniyle şikayet dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.
    SONUÇ  :Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 18.40 TL onama harcı alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,  01.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.