Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16190
Karar No: 2016/3281
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/16190 Esas 2016/3281 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/16190 E.  ,  2016/3281 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.05.2013 gününde verilen dilekçe ile şerhin terkini ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 15.03.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan bir kısım davalılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Davacı, davalılardan.... ve ... hakkında.... İcra Müdürlüğünün 2007/2946 sayılı dosyasında yapılan takibin kesinleşmesi ile 13 adet taşınmaza konulan haciz sonucunda taşınmazları cebri icra ile edindiğini, davalılarca açılan davalar ile taşınmazlarda davalıların hükmen paydaş haline geldiğini, davalıların pay edinmelerinin haciz tarihinden sonra olduğunu, şerhlerin taşınmazların davacı adına tesciline engel oluşturduğunu ileri sürerek, tüm şerhlerin terkini ile taşınmazların adına tescilini istemiştir.
    Davalılardan.... ve ... davaya cevap vermemişler, diğer davalılar ise idari yargının görevli olduğunu, taşınmazdaki paylarının muris muvazaasına dayanarak açtıkları dava ile adlarına tescilini sağladıklarını, davacının tapu iptali ve tescil davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını, mülkiyetin tescil ile kazanılabilceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, taşınmazlardaki... ve ... payları üzerindeki İİK"nın 28. maddesine dayanarak konulan şerhlerin terkinine ve tescilin idari işlem ile yapılabileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden şerhlerin devamına karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki şerhin terkini ile taşınmazların davacı adına tescili istemlerine ilişkindir.
    Şerhten amaç, ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir.
    TMK"nın 1009 ilâ 1011 ve Tapu Sicil Tüzüğünün 54 ilâ 66. maddelerinde düzenlenen şerhler, üç amaca yönelik bir tapu işlemidir. Şahsi hakların kuvvetlendirilmesini, malikin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve muvakkat (geçici) tescilin tapu kütüğüne yazılmasını sağlar.
    Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 2263 ada 2, 3, 4 ve 2285 ada 1 parsel sayılı taşınmazların geldisi olan 1941 sayılı taşınmaz .... adına iken 1/2 payı satış yoluyla 31.12.1993 tarihinde, 184 ada 4, 5, 14, 15, 16; 186 ada 3 ve 190 ada 23 parsel sayılı taşınmazların tam payı ile 186 ada 2 sayılı parselin 1/2 payı... adına kayıtlı iken 09.06.2004 günü satış nedeniyle davalı ... adına tescil edilmiştir. Yine 2263 ada 2, 3, 4 ve 2285 ada 1 parsel sayılı taşınmazların geldisi olan 1941 sayılı taşınmaz... adına iken 1/2 payı satış yoluyla 31.12.1993 tarihinde, 192 ada 8 sayılı parselin 2064/2400 payı Firar ... adına iken 03.02.1992 tarihinde satış nedeniyle, davalı... adına kayıtlıdır. Davacının takip yaptığı....1. İcra Müdürlüğünün 2009/2946 sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı 23.05.2007 icrai haciz ise bir kısım taşınmazlara 14.05.2010 bir kısmına da 30.03.2011 tarihinde tapu kayıtlarına işlenmiştir.....1. İcra Müdürlüğünün 2009/2946 sayılı dosyasında taşınmazların ihalesi 15.03.2012 günü yapılarak 14.01.2013 günü kesinleşmiştir. İİK"nın 134. maddesinde "İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur. İhale kesinleşinceye kadar taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği icra dairesi tarafından kararlaştırılır." düzenlemesi yer almaktadır. Bu nedenle, davacı gerek İİK"nın 134, gerekse TMK"nın 705/2 maddeleri uyarınca taşınmazların mülkiyetini 15.03.2012 tarihinde kazanmıştır.
    Taşınmaz malikleri olan davalılar... ve ..."e karşı diğer davalılar tarafından muris muvazaasına dayanılarak açılan....2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/111 Esas, 2011/112 Esas ve 2011/113 Esas ile....1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/206 Esas sayılı davalarında davalılar... ve ..."in davayı kabul etmeleri üzerine davanın kabulü ile taşınmazlara miras payları oranında malik olmuşlardır. Anılan bu davalarda verilen kısa karar İİK"nın 28. maddesine dayanarak taşınmazlara şerh verilmiştir. İİK"nın 28. maddesinde "Taşınmaz davalarında davacının lehine hüküm verildiği takdirde mahkeme davacının talebine hacet kalmaksızın hükmün tefhimi ile beraber hulasasını tapu sicil dairesine bildirir. İlgili daire bu ciheti hükmolunan taşınmazın tapu kaydına şerh verir. Bu şerh, Türk Medeni Kanununun 1010"uncu maddesisinin ikinci fıkrası hükmüne tabidir. Taşınmaz davası üzerine verilen karar ileride davacının aleyhine kesinleşirse mahkeme, derhal bu hükmün hulasasını da tapu siciline bildirir" şeklinde düzenleme mevcuttur. TMK"nın 1010/2 maddesi ise "Tasarruf yetkisi kısıtlamaları, şerh verilmekle taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı ileri sürülebilir" şeklindedir. Davalılar da TMK"nın 705/2 maddesi uyarınca tescili sağlayan hükümlerin kesinleştiği 03.05.2011 ve 13.09.2011 tarihinde taşınmazların mülkiyetini kazanmıştır.
    Davacı İİK"nın 28. maddesindeki bu şerhin terkin edilerek taşınmazların adına tescilini talep etmektedir.
    Davalıların murisi... 25.08.2006 tarihinde vefat etmiştir. Mirasçı oğulları davalılardan... ve ..."e satış yoluyla mülkiyetini devrettiği dava konusu taşınmazlar üzerine davacının dayandığı haciz 23.05.2007 tarihinde işlenmiştir. Davalıların, dava konusu bir kısım taşınmazlardaki ipotek ve hacizlerin terkini istemiyle açtıkları Yargıtay denetiminden geçerek 21.01.2013 günü kesinleşen....2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/235 Esas, 2012/97 Karar sayılı dosyada davacının iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dolayısıyla, tesis edilen haciz tarihinde davacının iyiniyetli olduğu açıktır.
    Uyuşmazlık, taşınmaz mülkiyetini öncelikle davacının mı yoksa davalıların mı kazandığının tespitine ilişkindir. Daha açığı, davacının mı yoksa davalıların mı TMK"nın 1023. maddesi koruması altında bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulmasıdır. Çünkü, taşınmaz mülkiyetini iyiniyetle iktisap eden TMK"nın 1023. maddesinden yararlanır. Kanun hükmünde sözü edilen iyiniyet anılan TMK"nın 3. maddesindeki objektif iyiniyettir. Başka bir anlatımla şayet malik asgari özeni gösterse idi adına yapılan tescilin yolsuz tescil olduğunu bilebilecek durumda ise iyiniyetli olduğu kabul edilemez. TMK"nın 1024. maddesi uyarınca da ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş sayılacağından bunu bilen ya da bilmesi gereken malik iyiniyet savunmasına dayanamaz ve davacı kaydın terkinini isteyebilir.
    Somut olayda, davalıların murisi... 25.08.2006 günü vefat etmiş, dava konusu taşınmazlara da 23.05.2007 tarihinde haciz şerhi işlenmiştir. Davalılar ise muris muvazaası nedenine dayalı davalarını 22.02.2011 ve 11.04.2011 tarihlerinde açmışlardır. Bu nedenle, özellikle....1. İcra Müdürlüğünün 2007/2946 Esas sayılı dosyasındaki tebliğler, haciz, kıymet takdiri ve taşınmazların ihale tarihleri ile diğer kanıtların bu hususlar gözetilmek suretiyle değerlendirilerek TMK"nın 1023 ve 1024. maddelerinden hangi tarafın faydalanacağının tespitinden sonra bir karar verilmesi gerekir.
    Ayrıca, davalı..... adına kayıtlı dava konusu 192 ada 8 parsel sayılı taşınmazın mülkiyeti 03.02.1992 tarihinde...."dan satın alma yoluyla edinilmiş, bu taşınmaz davalılar adına tescili sağlayan herhangi bir davaya konu edilmemiş ve tapu kaydına İİK"nın 28. maddesi uyarınca bir şerh de verilmemiştir. Bu nedenle mahkemece taşınmazın tapu kaydında İİK"nın 28. maddesi gereğince konulmuş bir şerh varmışçasına davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Ayrıca, dava konusu 184 ada 14 parsel sayılı taşınmazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir.
    Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi