Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın katılan ..."e yönelik eylemi yönünden 5271 sayılı CMK"nın 232/2-c maddesine aykırı olarak suç tarihinin 20.01.2011 olduğunun gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi yerinde giderilebilir eksiklik kabul edildiğinden; hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK"nın 116/2. maddesi yerine aynı Kanunun 116/1. maddesi yazılmış ise de, hüküm fıkrasında suç adının “işyeri dokunulmazlığının ihlali” olarak gösterildiği, yine gerekçeli karar içeriğindeki anlatıma göre ve tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nın 58/3. maddesi de göz önüne alındığında, belirtilen bu yanlışlık da sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak anılan maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ..."ün temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 18.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.