Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/8485 Esas 2011/25614 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/8485
Karar No: 2011/25614

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/8485 Esas 2011/25614 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Alacaklı tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmıştır. Borçlu takibin kesinleştikten sonra zamanaşımına uğradığını ileri sürmüştür. Mahkeme, takip dayanağı belgelerin kambiyo senedi niteliğinde bono olduğunu ve TTK'nun 690. maddesi göndermesi ile 661, 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerektiğini belirtmiştir. TTK'nun 661. maddesine göre, bonolarda zamanaşımı vadenin geldiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle uğrar. Ancak, TTK'nun 662. maddesi zamanaşımını kesen sebepleri sınırlı olarak saymaktadır. İcra takip işlemleri de zamanaşımını keser. Bu nedenle mahkeme, borçlunun zamanaşımı şikayetini reddetmek yerine, hükmün bozulmasına karar vermiştir.
TTK'nun 661. maddesi poliçeyi kabul edene (bonolarda keşideciye) karşı açılacak davaların vadenin geldiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağını öngörmektedir. TTK'nun 662. maddesinde ise zamanaşımını kesen sebepler sınırlı olarak sayılmıştır. Bu sebepler dava açıl

12. Hukuk Dairesi 2011/8485 E. , 2011/25614 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Üsküdar 1. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/12/2010
NUMARASI : 2010/767-2010/1036

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliğ edildiği, borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibin kesinleştikten sonraki dönemde zamanaşımına uğradığını ileri sürdüğü görülmüştür.
Takip dayanağı belgeler kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan olaya TTK.nun 690. maddesi göndermesi ile 661., 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK. nun 690.maddesi yollaması ile bonolarda da uygulanması gereken aynı Kanunun 661. maddesinde, poliçeyi kabul edene (bonolarda keşideciye) karşı açılacak davaların vadenin geldiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı öngörülmüştür.
Borçlar Kanunu’nun 133.maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan TTK. nun 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. Öte yandan, alacaklı tarafından yapılan icra takip işlemleri de zamanaşımını keser. TTK. nun 663/2.maddesine göre ise, zamanaşımının kesilmesi ile kesildiği tarihten itibaren yeni bir süre işlemeye başlar.
Takip dayanağı çek değil, bono olduğundan; TTK.726. maddesindeki: "Hamilin, cirantalarla keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay geçmekle müruruzamana uğrar" hükmünün uygulanma yeri yoktur.
Somut olayda, alacaklı tarafından, borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandıktan sonra takibin devamını sağlamaya yönelik icra takip işlemleri ile zamanaşımını kesilmiş olup, bu işlemler arasında ve son işlem tarihinden sonra, TTK. nun 661.maddesinde yazılı 3 yıllık zamanaşımı süresi geçmediğinden, mahkemece borçlunun zamanaşımı şikayetinin reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.