23. Hukuk Dairesi 2014/3932 E. , 2015/4993 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
.
Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davalarda karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı .... A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, asıl davada davalı .... A.Ş."nin ve birleşen davada davalı... Şti."nin bünyesindeki WIT İşletmesini 13.02.2007 tarihli devir sözleşmesi ile devraldığını, 29.10.2006 tarihli faturada konu edilen 2.725,30 Avro ve yine aynı tarihli faturada konu edilen 21.827,03 Avro"luk alacaklara dayalı iflas istemli takibinde 10.035,35 Avro"nun tahsili yönünden başlatılan takibe her 2 şirketin itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazların kaldırılıp, davalıların iflaslarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirketler vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; depo emrinde belirtilen alacak tutarının mahkeme veznesine yatırıldığı gerekçesiyle, her iki dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına, muvafakat edilmediğinden yatan depo emri tutarının karar kesinleştiğinde davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı .... A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1) Anayasa"nın 141/3. maddesine göre bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. HMK"nın 297/1-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. Kararlarda bulunması gereken gerekçeler sayesinde taraflar, hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi, karar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da HUMK"un 428. maddesi uyarınca Yargıtay incelemesi sırasında ancak bu gerekçe sayesinde kararın usul ve Yasaya uygun olup olmadığı saptanabilecektir. Diğer bir anlatımla, Yargıtay denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir. Ayrıca yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması, Anayasa"nın 2. maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesini, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkını ihlâl edecektir.
YHGK"nın 07.12.2011 tarih 15-708 E, 737 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; gerekçe, hakimin (mahkemenin) tespit etmiş olduğu maddi vakıalar ile hüküm fıkrası arasında bir köprü görevi yapar. Gerekçe bölümünde hükmün dayandığı hukuki esaslar açıklanır. Hakim, tarafların kendisine sundukları maddi vakıaların hukuki niteliğini (hukuk sebepleri) kendiliğinden (re"sen) araştırıp bularak hükmünü dayandırdığı hukuk kurallarını ve bunun nedenlerini gerekçede açıklar (Kuru, Baki/Arslan, Ramazan/ Yılmaz, Ejder; Medeni Usûl Hukuku Ders Kitabı 6100 sayılı HMK"na Göre Yeniden Yazılmış, 25 Baskı, Ankara 2014, s.454). Hakim, gerekçe sayesinde verdiği hükmün doğru olup olmadığını, yani kendini denetler. Üst mahkeme de, bir hükmün hukuka uygun olup olmadığını ancak gerekçe sayesinde denetleyebilir. Taraflar da ancak gerekçe sayesinde haklı olup olmadıklarını daha iyi anlayabilirler. Bir hüküm, ne kadar haklı olursa olsun, gerekçesiz ise tarafları doyurmaz (A.g.e., s. 454).
Bu nedenle, Mahkemece, davalı şirketlerin, davalıya ait otelde kalıp kalmadığı ve kaldıysa hakedilen miktarın ne olduğu konusunda yukarıda açıklanan ilkelere uygun gerekçe oluşturulması gerekirken, depo emrinin yatırıldığı gerekçesiyle sonuca ulaşılması doğru olmadığı gibi, kabule göre, davanın reddine karar verilmesi şeklinde hüküm kurulması yerine her iki davaya yönelik karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
2- Bozma nedenine göre, asıl davada davalı .... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı .... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.