Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/37588
Karar No: 2020/7690
Karar Tarihi: 24.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/37588 Esas 2020/7690 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/37588 E.  ,  2020/7690 K.

    "İçtihat Metni"

    DAVALILAR :1- . VE . . A.Ş

    Taraflar arasında görülen davada ... 20. İş Mahkemesi’nce kesin olarak verilen 25.11.2016 tarih ve 2015/2131 esas - 2016/600 karar sayılı kararın kanun yararına bozma istemi ile Yargıtayca incelenmesi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiği, davacıya dava açıldıktan sonra ihbar tazminatı ve kıdem tazminatı hususunda kısmi ödeme yapıldığı, buna göre davacının bakiye kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle, dava açıldıktan sonra ödenen 1.957,76 TL ihbar tazminatı ile 6.123,59 TL kıdem tazminat açısından dava konusuz kaldığından bu miktardaki asıl alacaklar konusunda bir karar verilmesine yer olmadığına, bakiye alacaklar yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiş, karar aleyhine Adalet Bakanlığı"nın yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma talebinde bulunulmuştur.
    Davacı tarafından açılan kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına ilişkin davada, davacı 27.04.2015 havale tarihli dava dilekçesiyle 4.500,00 TL kıdem tazminatı ile 1.900,00 TL ihbar tazminatı alacaklarını talep etmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesinde davacının kıdem tazminatı alacağı 6.893,55 TL, ihbar tazminatı alacağı ise 2.198,35 TL olarak tespit edilmiştir. Davacı vekili 29.06.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarını bilirkişi raporu doğrultusunda artırma yoluna gitmiştir. Davanın devamı esnasında davalı ... ... Bankası A.Ş. tarafından 06.09.2016 tarihinde davacıya 1.957,76 TL ihbar tazminatı ile 6.123,59 TL kıdem tazminatı ödemesi yapılmıştır. Davacı vekili 10.11.2016 tarihli celse de alınan beyanında kıdem tazminatı alacağı yönünden 769,96 TL, ihbar tazminatı alacağı yönünden ise 240,59 TL bakiye alacaklarının mevcut olduğunu ve bu doğrultuda karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir. Mahkemece kıdem tazminatı yönünden 6.123,59 TL ve ihbar tazminatı yönünden ise 1.957,76 TL"nin 06.09.2016 tarihinde davalı ... bankası tarafından ödendiği anlaşılmakla bu miktarlar yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, kıdem tazminatı yönünden bakiye 769,96 TL"nin ihbar tazminatı yönünden ise 240,59 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine kesin olarak karar verilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Borçlar Kanununun 100. maddesinde " Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Aksine anlaşma yapılamaz." hükmünün düzenlendiği, bu hükme göre, temerrüde düşmüş olan işverenin yaptığı kısmi ödeme işçinin bu hususta beyanda bulunup bulunmadığına bakılmaksızın öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmesi gerektiği, somut olayda, davalı tarafından yapılan kısmi ödemenin 6.123,59 TL kıdem tazminatı ve 1.957,76 TL ihbar tazminatı olduğu banka kaydında açıkça belirtildiği, Mahkemece, banka kaydında açıkça kıdem ve ihbar tazminatı yazılan ödemenin bu alacaklardan yukarıda belirtilen şekilde mahsubu gerekirken, hatalı mahsup işlemiyle hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı bulunduğu gerekçesiyle hükmün 6100 sayılı HMK m.363/1 uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
    Kanun yararına bozma yolu olağanüstü bir kanun yolu olup, kesinleşmiş bulunan hükümlerde maddi hukukun yanlış tespit edilmiş olması veya yasada açıklanan hususlara açık bir aykırılık bulunması halinde gidilebilir. İlk derece mahkemelerinin (m.341) ve bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin (m.362) kesin olarak verdikleri kararlarla, istinaf (m.341 vd) veya temyiz (m.361 vd) incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlara karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur (HMK m.363/1).
    Somut olayda , davacı vekilinin 10.11.2016 tarihli celsede kıdem tazminatı alacağı yönünden 769,96 TL, ihbar tazminatı alacağı yönünden ise 240,59 TL bakiye alacaklarının mevcut olduğuna ve bu doğrultuda karar verilmesini talep ettiklerine dair beyanı dikkate alındığında mahkemece maddi hukuk ve ilgili kanun hükümleri doğru olarak tespit edilmiş, kanunda öngörülen ve açıkça yapılması emredilen hususlar da yerine getirilmiştir. Açıklanan nedenlerle yargılamada hukuka açıkça herhangi bir aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Kanun Yararına bozma talebinin REDDİNE, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi