Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/19988
Karar No: 2015/3903

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/19988 Esas 2015/3903 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/19988 E.  ,  2015/3903 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ankara 7. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :11.06.2014
    NUMARASI :Esas no:2013/673 Karar no:2014/836

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek eş tarafından kadın eşin boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar ve davalı-karşı davacı kadın eş yararına hükmedilen nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı kadın eş tarafından ise erkek eşin boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve nafaka miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurlu bulunmuş ise de, doğurganlık özelliği olmadığını bildiği halde, davalı-karşı davacı kadın eşle evlenip, daha sonra istemediğini söyleyen, ailesinin müdahalesine tepkisiz kalan davacı-karşı davalı erkek eşin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
    Türk Medeni Kanununun 166. maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada mademki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir. Öyle ise Türk Medeni Kanununun 166. maddesine göre boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz ya da az kusurlu olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesi kaçınılmazdır. Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır (TMK m. 166/2). Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur. Ne var ki bu sonuca ulaşılması tamamen davacı-karşı davalı erkek eşin tutum ve davranışlarından kaynaklanmış olup, davalı-karşı davacı kadın eşe atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmemiştir. Bu durumda, açıklanan nedenle davacı-karşı davalı erkek eşin boşanma davasının reddi gerekirken, yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek davasının da kabulü ile de boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
    3-Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek eşin yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple tamamen kusurlu olduğu gerçekleştiğine göre, boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen ve boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik haklan saldırıya uğrayan davalı-karşı davacı kadın eş yararına Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, bu isteklerin reddi doğru bulunmamıştır.
    4-Davacı-karşı davalı erkek eş 21.08.2013 tarihli cevaba cavap dilekçesi ile boşanmanın eki niteliğinde maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Bu taleplere ilişkin olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3 ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.03.2015 (Pzt.)

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi