3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/17116 Karar No: 2017/9825 Karar Tarihi: 04.07.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/17116 Esas 2017/9825 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Diyarbakır Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın yemek çatalı ile mağduru yaraladığına dair bulgulara ve kanun maddelerine göre hareket edilmesi gerektiğini belirtmiş, ancak mağdurun şikayetini geri çekmesi nedeniyle dava düşmüştür. Bu durumda, sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığı hususunda tereddüt bulunduğu için, sanığın daha önce tedavi gördüğü kurumlardan teşhis ve tedavi belgelerinin celp edilip, sanığın Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi veya Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine sevki ve rapor alınması gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle, itirazlar doğru bulunarak, hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, eylemin 5237 sayılı TCK'nin 86/2, 86/3-e maddelerinde düzenlenen silahla yaralama suçunu oluşturduğu ve suçun takibinin şikayete bağlı olmadığı belirtilirken, sanığın fiilinin 5237 sayılı TCK'nin 32. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA karar verilmiştir.
3. Ceza Dairesi 2016/17116 E. , 2017/9825 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Düşme
Mahalli mahkemece hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Mağdurun aşamalardaki ifadeleri, adli raporundaki bulgular, sanığın ikrarı ve tanık beyanlarından, sanığın silahtan sayılan yemek çatalı ile mağduru yaraladığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK"nin 86/2, 86/3-e maddelerinde düzenlenen silahla yaralama suçunu oluşturduğu ve suçun takibinin şikayete bağlı olmadığı gözetilerek yargılamaya devamla hükme varılması gerekirken, mağdurun şikayetten vazgeçmesinden söz edilerek yasal olmayan gerekçe ile düşme kararı verilmesi, Kabule göre de; 2) Sanığın akıl sağlığı yönünden cezai ehliyetinin olup olmadığı hususunda tereddüt bulunduğunun Diyarbakır Adli Tıp Şube Müdürlüğü"nün 02/06/2015 tarihli raporu ile anlaşılması karşısında, sanığın daha önce tedavi gördüğü kurumlardan teşhis ve tedaviyi gösteren hasta tedavi müşahade kağıdı, epikriz gibi tüm belgelerin celp edilip dosyanın onaylı sureti ve bu belgelerle birlikte sanığın Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine veya Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine sevki sureti ile sanığın 5237 sayılı TCK"nin 32. maddesi kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayıp algılayamadığı, söz konusu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığına dair rapor aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı
Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.