Resmi belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/17685 Esas 2016/406 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/17685
Karar No: 2016/406
Karar Tarihi: 20.01.2016

Resmi belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/17685 Esas 2016/406 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2014/17685 E.  ,  2016/406 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, iftira
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde
    5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüş, adli emanette kayıtlı belgenin akıbeti hakkında mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezay azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinin uygulanmama nedenleri gösterilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan Cumhuriyet savcısı ve sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II- Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    1- TCK"nun 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun oluşabilmesi için failin önce bir suç işlemesi daha sonra bu suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla adli makamlara başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini vermesi gerekmektedir. Somut olayda, suç tarihinde hakkındaki arama kararı neticesi yakalanan ve kolluk tarafından gerçek kimliği bilinen sanığın üzerinden mağdura ait sürücü belgesinin ele geçirilmesinde, kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemediği, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullandığı gerçek kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği cihetle, 5237 sayılı TCK"nun 268. maddesinde düzenlenen iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Kabule göre de;5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan yoksunluğun sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 20.01.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.





















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.