17. Hukuk Dairesi 2017/3157 E. , 2018/8372 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 25.09.2018 Salı günü davacılar vekili Av. ... geldi. Davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların eşi/babası İbrahim"in yolcu olarak bulunduğu araca çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı sigortacıya yapılan başvuru sonucu 105.500,00 TL. kısmi ödeme yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacıların her biri için 100,00 TL. olmak üzere 500,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 04.07.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, toplam taleplerini 94.499,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, yapılan başvuru üzerine alınan aktüer raporu gereği davacılara hesaplanan tazminatı ödediklerini ve poliçeden doğan sorumluluklarının son bulduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bakiye poliçe limitiyle sınırlı
biçimde ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, kaza tarihinden ve ticari faiz isteminin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ... için 24.591,55 TL, Müjde için 19.204,21 TL, Lokman için 19.205,21 TL, Ferhat için 31.413,28 TL. olmak üzere toplam 94.414,25 TL. destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 22.10.2012"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; davacı ... için 84,75 TL. destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 22.10.2012"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz"in 15.02.2016 tarih ve ... Esas- 2016/1655 Karar sayılı ilamı ile; 2918 sayılı KTK"nun 96. maddesinde "zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise, zarar görenlerin tazminat taleplerinin, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulması gerekir" düzenlemesine yer verildiği; dava konusu kazada birçok kişinin vefat ettiği ve yaralandığı, davalı ... şirketi vekilinin olayda zarar gören diğer hak sahiplerine de ödeme yapıldığını ve zararın garameten paylaştırılması gerektiğini savunduğu gözetilerek, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi teminatının zarar görenlerin zararları oranında garameten paylaştırılması gerektiği; olayda garameten paylaşım koşullarının bulunup bulunmadığının araştırılarak gerektiğinde bu hususta bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; kazada 23 kişinin öldüğü ve çok sayıda kişinin yaralandığı, davalı tarafından mahkeme kararına dayanmaksızın 900.000,00 TL. tazminat ödemesinin yapıldığı, limitin gözetilmeyişi nedeniyle davalının davacıların zararından sorumlu olduğu gerekçesiyle, davacı ... için 24.591,55 TL, Müjde için 19.204,21 TL, Lokman için 19.205,21 TL, Ferhat için 31.413,28 TL. olmak üzere toplam 94.414,25 TL. destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 22.10.2012"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; davacı
..."ın tazminat isteminin kısmen kabulü ile bu davacı için 84,75 TL. destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 22.10.2012"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme tarafından uyulan bozma kararı gereğince yapılan yargılamada toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davaya konu kazaya ilişkin olarak düzenlenen kaza tespit tutanağında, olayda 23 kişinin öldüğü ve 14 kişinin yaralandığının olaydan hemen sonra tespit edildiği, zarar görenlerin çokluğu konusunda tereddütün sözkonusu olmadığı; davalı vekili tarafından dosyaya sunulan, hasar ödemelerinin dayanağı mahkeme kararları ve hasar ödeme belgeleri ile ibranameler incelendiğinde, davalı sigortacının dava dışı 3. kişilere garame hesabı yapmadan tam ödeme yaptığı ve aleyhine açılan davalarda da bu yönde savunma yapmadan belirlenen tazminat tutarlarının tamamını ödeme yoluna gittiği, bu suretle poliçede kaza başına öngörülen 2 milyon liralık limiti tükettiği; davaya konu kazanın gerçekleştiği 21.12.2011 tarihinden sonraki iki yıl içinde limitini bu suretle tüketen davalı sigortacının, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 96/2. maddesi gereğince, davacılara karşı da sorumluluktan kurtulabilmesi için öngörülen "başka tazminat taleplerinin olduğunu bilmeme" ve "iyiniyetle ödeme yapma" şeklindeki şartları sağlayamadığı; basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü altında olduğu halde, gerek haricen gerekse mahkeme kararlarına dayalı olarak ödeme yaparken garameten paylaştırma ile ödeme yapma konusunda üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyen davalının kusurlu eylemi nedeniyle, hak sahibi davacıların tazminat alacaklarının azaltılamayacağı; davalının düzenlediği poliçede, kişi başına ölüm teminat limiti aşılmadan davacıların tazminat alacaklarının belirlendiği hususları hep birlikte değerlendirildiğinde, davalının zarardan sorumlu olduğuna ilişkin mahkeme kabulünün yerinde olmasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA; 1.630,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil
olunan davacılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 4.842,85 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 01/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.