16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4099 Karar No: 2018/4742 Karar Tarihi: 03.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4099 Esas 2018/4742 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kararda, suçun silahlı terör örgütüne üye olma olduğu ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmü verildiği belirtiliyor. Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan inceleme sonucunda, dosya incelenerek kararın gereği düşünülmüş. Sanığın örgüte ait gazete ve dergiye abone olması ile çocuğunu iltisaklı okula göndermesinin örgütsel faaliyetler olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilmiş. Temyiz davası esastan reddedilerek hüküm onanmış. Kanun maddelerine göre; TCK'nın 314/2 maddesi örgüt üyeliğini, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi terörizmi, TCK'nın 62, 53 ve 58/9 maddeleri ise cezayı belirlemek için kullanılmıştır.
16. Ceza Dairesi 2018/4099 E. , 2018/4742 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükümüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre; sanığın çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesi ile örgüte ait gazete ve dergiye abone olmasının örgütsel faaliyetler olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek, yine sanığın temyiz dilekçesinin süresinde olmadığı belirlenerek müdafiinin temyiz dilekçesi doğrultusunda yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 03.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.