16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4501 Karar No: 2018/4736 Karar Tarihi: 03.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4501 Esas 2018/4736 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/4501 E., 2018/4736 K. numaralı kararda, sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve temyiz başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmektedir. Ancak, sanığın örgüt içindeki konumu ve süreleri nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı kabul edilmiştir. Usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri olarak belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/4501 E. , 2018/4736 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya kapsamına göre örgüt içinde bulunduğu süre ve konumu dikkate alındığında örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili yeterli bilgi vermediği anlaşılan sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 03.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.