
Esas No: 2022/1663
Karar No: 2022/4783
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/1663 Esas 2022/4783 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2022/1663 E. , 2022/4783 K."İçtihat Metni"
Gasp suçundan sanık ...'nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 495/2 delaletiyle 495/1, 522/1, 81/2 ve 81/3. maddeleri uyarınca 11 yıl 1 gün ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 20/05/2004 tarihli ve 2003/792 esas, 2004/126749 sayılı kararının, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 27/12/2004 tarihli ve 2004/8857 esas, 2004/15061 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu uyarınca uyarlama yargılaması yapılması talebi üzerine, sanığın lehe kabul edilen 5237 sayılı Kanun'un 142/1-b ve 168. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/11/2005 tarihli ve 2005/77 esas, 2005/503 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı'nın 12/01/2022 gün ve 94660652-105-48-16223-2021-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 27/01/2022 gün ve 2022/9231 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre, gasp suçundan sanığın cezalandırılmasını müteakip, anılan Mahkemesince yapılan uyarlama yargılaması neticesinde nitelikli hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, gasp suçu bakımından uyarlama yargılaması yapılırken suçun sübutu ve vasfı yönünden delillerin yeniden değerlendirilemeyeceği, yalnızca 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe kanunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Uyarlama yargılaması yapılırken infaz yasası hükümleri nazara alınmaksızın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/11/2005 tarihli ve 2005/77 esas, 2005/503 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (b) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 31/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.