11. Hukuk Dairesi 2016/1892 E. , 2017/2475 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24/06/2015 tarih ve 2012/768-2015/364 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalanan emtianın ..."dan gemi ile ... Limanı"na getirildiğini, burada davalı nakliye firması ... San. Ltd. Şti. tarafından, diğer davalı ... Tic. Ltd. Şti."ye ait olup davalı ..."ın sevk ve idaresindeki araç ile ..."a götürülen radyatörde nakliye esnasında hasar meydana geldiğini, bu hasarda davalının % 100 kusurunun olduğunu, meydana gelen hasar nedeni ile sigortalısına 14/04/2009 tarihinde 7000,00 TL tazminat ödediğini ileri sürerek ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu miktarın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili davacı sigortacının ödediği hasar bedelinin sigorta hukuku, poliçe, halefiyet ve rücu ilişkisi kapsamında işbu davayı açma hakkı ve yetkisinin olup olmadığı hususunun mahkemece öncelikle değerlendirilmesi gerektiğini, hasarın taşımadan dolayı meydana gelmediğini, sigorta kapsamındaki emtianın (radyatörlerin) ambalajsız ve korumasız biçimde limana geldiğini, yükleme, boşaltma ve aktarma işlerinin ayrı bir firma tarafından yapıldığını, meydana gelen zararın teminat kapsamı dışında olduğunu, dava dışı sigortalıya yapılan ödemenin rücuen istenilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, hassas bakır kabloları olan radyatörlerin ilk çıkış yerinden itibaren ambalajsız olarak taşınması halinde zarar görebileceğinin alıcı veya satıcı tarafından bilinmesi gerektiği ve bu konuda gerekli hassasiyet gösterilmemiş ise de taşıyıcı firmanın ihtirazi kayıt ileri sürmemiş olması, emtianın TIR"a yüklenmesi sırasında söz konusu hasarın baştan itibaren mevcut olduğuna dair herhangi bir bilgi ve belgenin olmaması nedeniyle hasarın yükleme hatası neticesinde taşıma sırasında oluştuğu, yükün hasara uğramaması için yükleme ve istiflemeye basiretli bir tacir gibi nezaret etmedikleri için taşıyıcıların da (ETTK m. 781) 6102 sayılı TTK"nın 875, 876, 878. maddesi gereğince %50 oranında müterafik kusurlu olduğu (ETTK m. 1301), TTK 1472. maddesi uyarınca davacı sigortacının sigortalısına halef olduğu ancak davalı sürücü ..."ın taşıyıcı sıfatına sahip olmadığı, alt/fiili taşıyıcı davalı ... Tic. Ltd. Şti"nin fiili yardımcısı sıfatına sahip olduğu gibi TTK 879. maddesi kapsamında herhangi bir kusuru da bulunmadığından bu davalı aleyhine husumet yöneltilemeyeceği, 18/02/2009 tarih ve 178674 numaralı faturaya göre ... San. Ltd. Şti"nin taşıma işleri komisyoncusu konumunda olduğu, ..."dan ..."a taşımayı gerçekleştiren söz konusu aracın maliki ... Tic Ltd. Şti"nin ise fiili taşıyıcı (alt taşıyıcı) olduğu anlaşıldığından anılan davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulüne, 3.500,00 TL"nin 14.04.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte sözü geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı ... yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.