Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4762
Karar No: 2016/5980
Karar Tarihi: 07.06.2016

Zimmet sanıklar hakkında - denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma sanıklar ve hakkında - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/4762 Esas 2016/5980 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ceza Dairesi'nin 2014/4762 E., 2016/5980 K. numaralı kararında, zimmet ve denetim görevini ihmal suçlarından yargılanan sanıklar hakkında verilen mahkumiyet kararları incelenmiştir. Denetim görevini ihmal suçundan beraat hükümleri yerinde görülmüş ve zimmet suçundan verilen mahkumiyet kararları, suçun işlendiği tarihte geçerli olan yasalar ve ilave zamanaşımı süresi dikkate alınarak bozulmuştur. Ayrıca, sanıkların savunmalarının aksine mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmadığı tespit edilmiştir. Kararda, suç oluşturan fiilin kanıtlanması ve şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, yapılan yargılama sürecinde vekalet ücretine hükmedilmemesi ve bazı kanun maddelerinin dikkate alınmaması gibi hukuki eksiklikler saptanmıştır. İlgili kanun maddeleri TCK'nın 203/1, 102/4, 104/2, 43, 247/1-2, 248, 249, 61 ve 62; CMK'nın 223/8, 223, 317, 321, 322; 5237 sayılı TCK'nın 7/2, 53/1-a ve 53/5; Anayasa m. 38/4, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m. 6/2, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m.
5. Ceza Dairesi         2014/4762 E.  ,  2016/5980 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet (sanıklar ... hakkında), denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma (sanıklar ... ve ... hakkında)
    HÜKÜM : Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... Mahkumiyetlerine, sanıklar ... ve..."ın beraatlerine


    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Sanık ..."nın yüzüne karşı 31/01/2013 günü tefhim olunan hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 11/02/2013 havale tarihli dilekçe ile müdafii tarafından temyiz edildiği, sanık ... müdafiin karar kesinleştiğinde sanık hakkında suç ihbarında bulunulmasına yönelik kararı temyiz ettiği, bu kararın CMK"nın 223. maddesinde belirtilen temyizi mümkün hükümlerden olmadığı anlaşılmakla; sanık ... müdafiin ve sanık ... müdafiin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin katılan ... vekilinin tüm sanıklar hakkındaki hükümlere yönelik ve sanıklar ..., ... ve ... müdafiin haklarında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçundan sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
    Sanıkların üzerine atılı suçun, 765 sayılı TCK"nın 203/1. madde ve fıkrasında öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen beş yıllık asli ve yedi yıl altı aylık ilave zamanaşımına tabi olduğu, 2003 olan suç tarihi ile hüküm tarihi arasında ilave zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükümlerin 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,Zimmet suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    Ceza yargılaması sonucunda mahkumiyet kararının verilebilmesi için suç oluşturan fiilin sanık tarafından işlendiğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak, herkesi inandıracak biçimde kanıtlanması ve şüphenin masumiyet karinesinin gereği olarak sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği (Anayasa m. 38/4, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m. 6/2, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 11, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi m. 14/2), sanıkların aşamalardaki istikrarlı savunmaları, bu savunmaları doğrulayan tanıklar ...,...... ve..."ın beyanları, sanık ..."ın 01/09/2003 tarihli olup "Belediye Başkanına 2.320 TL verdiğini ve emirleri doğrultusunda 645 TL harcama yaptığını, faturaları olmadığından sulama makbuzlarını iade edemedeğini, bu paranın geri verilmesini ve belediyeye gelir kaydedilmesi" taleplerini içerir dilekçesi ile sanık ..."ın 01/10/2003 tarihli olup "20 adet sulama suyu makbuzunu suculara teslim ettiğini ancak fişlerin geri verilmediğini, sucuların -Başkanın bilgisi var- dediğini, Başkanın suculardan para aldığını bildiğine" ilişkin dilekçesine ..."nın 02/09/2003 ve 01/10/2003 tarihli ve sanık ... tarafından imzalanan yazılarıyla "sorumluluğun kendisine ait olduğu" şeklinde cevaplar verilmesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların savunmalarının aksine zimmet suçunu işlediklerine dair, kesin, şüpheden uzak, inandırıcı ve mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmadığı anlaşılmakla, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraatleri yerine yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    TCK"nın 247/1-2, 249, 43, 248, 62. maddelerinin bu sıra dahilinde uygulanması gerektiği gözetilmeyerek aynı Kanunun 61. maddesine aykırı davranılması,
    5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçları işlediklari kabul edilen sanıklar hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü kurulmuş olduğu halde yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi